İlk soru olarak ,nasıl oluyorda büyüme olurken yoksullaşma oluyor ,diye düşünebilirsiniz.Bir ülkenin kalkınmasının ana kaynağı üretmek,üretmek ve yine üretmektir.Üretmeden hazıra alışmış ,hak etmediği refah ve bolluğu yaşamaya çalışan toplumlarda , zamanla daralma yaşanacak insanlar hayal kırıklığı ile karşı karşıya geleceklerdir.
Bizler üretirken, daha çok katma değeri yüksek sanayi üretimine odaklanmalı ve teknolojik seviyesi yüksek ürünleri üretmeliyiz.Emek yoğun, ucuz ürünleri üretip ihracat yaparak, büyümeyi sağlam bir şekilde gerçekleştirmek mümün değildir.Öncelikle üretimde kullanılan ana mamül girdilerinin yerli olmasına çok dikkat edilmelidir.Bunun yanında iyi bir üretim planlaması yapılmalı ,marka değeri yüksek ürünlerin imalatı teşvik edilmeli ,üretilen ürünlerin yurt içinde ve uluslararası piyasalarda marka değerinin arttırılmasına destek sunmalı ve desteklenmelidir.
Örneğin, plansız bir şekilde üretilen tarım ürünlerinin zaman zaman fazla üretimden dolayı ,ihracatı yapılamamakta ve düşük fiyatlar ile hem yurt içi hemde yurt dışı piayasalara satıldığu görülmektedir.Bu gibi vakalarda ertesi seneye üretim azalmakta ve çiftçilerde bıkkınlık oluşmasına neden olmaktadır.Onun için üretirken planlı üretmenin çok büyük bir önemi vardır.
Türkiyede, imalatta kullanılan ürünlerin çoğu ithalat ile karşılanmaktadır.Üretimi artırırken bunun yanında ithalatında arttığını görürsünüz.Ekonomik büyümeyi belli şartlara bağlı olarak dış ticaret hadlerinin bozulmasına neden olmaktadır.Yani, üretebilmek için ithalat yapmak zorunda kaldığınızda ,ne kadar çok üretim ,o kadar çok ithalat sonucunu ortaya çıkaracaktır.
Örneğin,Ülke olarak biz ne yapıyoruz?Hak etmediğimiz ölçüde katma değeri yüksek tüketim yapıyoruz.Soru cevap şeklinde kısaca şöyle tarif edebiliriz.
1-İthalatı ne ile yapıyoruz?Döviz üzerinden 2-İthalatın parasını nerden buluyoruz?Döviz ile Borçlanarak 3-Aldığımız ürünleri nasıl alıyoruz?Çoğunluğu bankalardan kredi kullanrak 4-Bankalar dağıttıkları krediyi nerden bulup getiriyor?Yine yurt dışındn döviz ile sendikasyon kredisi gibi yollar ile 5-Bankalar kimin?mevcut özel bankaların büyük çoğunlu yabancı bankalar ile ortaklı…Yani parayı yut içine getiriken dışarıra borçlanıyoruz,vatandaş olarak tüketirkende yine dışa borçlanıyoruz…
Yine farklı bir basit örnekte şöyle olsun.Örneğin ülkede üretilen toplam domates miktarına bağlı olarak, bir kilo domatesin kilosu 5 tl gelmektedir.Ürettim arttığında 5 tl lik domates kaç lira olur?Fiyatı düşer…İşte üretmeden tüketmek enflasyona sebeb olmaktadır.Üretim arttıkça enflasyon düşecektir.Üretimi arttırmadan enflasyonu düşürmek mümkün değildir.
Yeniden konumuza dönersek, “yoksullaştıran büyümeden” bahsedebilmek için, o ülkenin ithalata çok fazla bağımlı olması, buna karşın ihraç malı arzında büyümeye dayalı önemli artışlar olmasıdır. Bu durum süreç içinde dış ticaret hadlerini bozacaktır.Dış dengeyi dengelemek için imalatta kullanılan girdi maddesinide kendi ülkemizde elde etmeye çalışmalıyız.
Örneğin ,Almanya’dan, en fazla ithal edilen ürünler; Mercedes, Audi, BMW, iş makineleri, elektrik ve elektronik eşyalar, kimyasal ürünler, optik, tıbbi cihaz ve makinelerin ithalatı olurken, Türkiye’den en çok yapılan başlıca ihracat kalemleri ise, meyve-sebze, tekstil ürünleri, giyim eşyası vb olmaktadır.
Almanya ile toplam ihracatımızın , toplam ithalatımız arasındaki fark aleyhimize olacak şekilde büyük bir fark vardır.Sadece 82 milyonluk ALMANYA’nın üretim ve ihracat oranları bir buçuk milyarlık islam alemi dediğimiz ülkelerin toplam üretim ve ihracatından fazladır.
Türkiye özellikle başta Avrupa,Rusya ve Çin olmak üzere, yurtdışına miktar ve kilogram bazında daha çok ve ucuza mal satıyor,ancak karşılığında düşük seviyede gelir elde etmektedir.
Karşılığında ise, hem ihracat gelirleri artmıyor, hem de ileri teknolojili pahalı ürünler ile ara mal ve lüks tüketim malları ithalatı ile dış ticaret açığı vermeyi sürdürmeye devam etmektedir.
Yoksullaştıran büyümeyi, Hint asıllı iktisatçı, J. Bhagwati’nin “Fakirleştiren Büyüme” (immiserizing growth) teorisine göre, fakir-gelişmekte olan ve fakat ne hikmetse bir türlü gelişemeyen-ülkelerdeki ekonomik büyümenin aslında bu ülkelerin zararına sonuçlara mal olabileceği öne sürmektedir.Onun için diyoruz ki;büyümek için yüksek teknolojik ürünlerinin ÜRETİM ,ÜRETİM VE YİNEDE ÜRETİM yapmak lazımdır.