Suriye’de yeni bir rejimin kurulması için uluslararası güçler devrede, bizi sosyal ve ekonomik olarak etkileyecek bu durum, bizi yakından ilgilendirmeli.
Suriye rejimini elinde tutan bas rejimin sahipleri olan, Esat ailesi, ülkeyi, terk ettikten sonra
Bu ülkeyi ele geçiren HTŞ çatısı altındaki 17 cihatçı örgüt ile iktidarı yönetmeye çalışan yeni rejim, işin hakimiyetini sürdürmeye çalışıyor.
Bu ülke bu gün, her türlü iç ve dış müdahalelere açık bir şekilde her gelenin toprak alarak işgal ettiği. Bir ülke haline gelmiştir.
Büyük bir coğrafyayı hakimiyetleri altına alan koalisyon güçleri, bu güçlerin kontrolünde olan, komşu ülkeler ve bu ülkelerin vesayeti altındaki örgütler!
Suriye düştükten sora hızlı bir şekilde, içeriye giren İsrail sözde kendi sınır güvenliğini oluşturmaya çalışıyorum diyerek, yüzde 20 ye yakın kısmını işgal etmiştir.
Kuzeyde ise Türkiye’nin güvenlik alanı ve onun güdümündeki SMO güçleri ile işgal etmesi, bu iki ülkenin dışardan aldığı topraklar, içerde ise HTŞ ve PYD güçlerinin etki alanları ve diğer gurupların, nüfus alanları…
Birçok yorumcu ise bu operasyonlar ve bu oluşumların sonucunda, Suriye’yi bir yönetime kavuşturduktan sonra, yeni değişen dünyanın küresel, jeopolitik yapısı devreye girecek!
Bir başka aşama ise İsrail in güvenliği ve İran’ın kısa süre içinde parçalanması hedeflenmektedir, bu sürecin ikinci oluşumu, İran da, bir güvenlik koridoru ile Çin ekonomik yollarını ve enerji kaynaklarını kısarak, onun önünü kesmek.
Bu üçüncü ayak olarak bilinen aşamada ise Çin Avrupa pazarlarının enerji ve ticaret yollarını ele geçirmek onun kendi coğrafyasında boğmak.
Bu küresel güçlerin planladıkları son aşamada, Rusya gibi bir süper gücü yok ederken, onu ekonomik şekilde eritmek, dünyadaki, hakim coğrafyalardan elini çekmek, tıpkı Suriye de olduğu gibi…
Bu Çin enerji bakımından bağımlı olduğu Orta doğudaki enerji kaynaklarından mahrum bırakılırken, onun için karlı bir Pazar olan Avrupa pazarından uzaklaştırılması hedeflenmektedir.
Bu sonucun bölgemiz ve özellikle ülkemiz üzerindeki etkisinin ise nasıl ve ne şekilde olacağını tahmin etmek gerekir.
Bundan sonrası bu bölgenin bir savaş üssü olarak kalacak olan bölgemizde huzur ve istikrar olması beklenemez.
Bu projenin, yapılması planlanan tüm işlerin bölge ülkeleri için bir etki ve tepki hakkı olmadığı biliniyor, bu projeye karşı duran ülkelerin sonunu sahada görmekteyiz.
Emperyalist ülkelerin ortaya koyduğu bu proje dışında hareket eden veya karşı gelen ülkelerin akıbeti ve sonunun ne olacağını anlatmaya gerek var mı?
Buna kafa tutan ve yıllardır ülkesini işgal ve terörden kurtaramayan, ekonomik olarak çöküşüne engel olamayan, İran ve Rusya gibi ülkelerin tüm destek ve gücüne rağmen, dağılıp giden bir Suriye gözler önünde!
