Ekonomi uzmanı ve ekonomist olan bir cumhurbaşkanının, halkın isyanlarına ve faturaların sokağa taşmasına bakınca hayat pahalılığı için yeni bir söz verdi!
Daha önce demişti ya “siz bu kardeşinize güvenin nasıl enflasyonu düşüreceğini ve nasıl…” Bu sözlerinin üzerinden üç yıl geçer geçmez, enflasyon üç rakamlı faturaların üç rakamlı, maaş ve ücretlerin iki rakamlarda kaldığına şahit oluyoruz.
Bizi enflasyona ezdirmediğini söylerken, kendisinden başkası buna inanıyor mu? Ondan başkası bu yalanı söyleyebilir mi? Asgari ücrete yapılan artışlar, daha ilk ücretler alınmadan enflasyonun altında kalmasına rağmen, buna ezdirmedik denilmesi, şeytan diyor ki!...
Eskiden eski adamlar, akıllı ve mantıklı bir söz söylemek istediklerinde, bu değimi kullanırlardı! “şeytan diyor ki” oysa akıl ve bilgi diyor ki doğru lafı doğru yerde kullanmak…
İşte ben bu gün şeytana uymak ve doğru lafları kullanmak istiyorum, bu yalanların bini beş para, biz halk olarak artık eski boş ve mesnetsiz laflara inanacak halde değiliz, bu ekonomik rezaleti siz hazırladınız ve hepimizi onun altında ezdireceksiniz!
Son günlerde bir seçim ortamı hazırlayıp, algı operasyonları oluşturmak adına hepimizi uyutup sandık başına götürmek için neler yapılmadı ki!
Asgari ücret zamları, açılan ucuz eşya marketleri, Amerika cumhurbaşkanı ile görüşmeler, faiz düşürmeleri, yüzde otuz arttırılan memur ve emekli maaşları, bastırılan dolar kuruları, yerli araç ve gereçlerin tanıtı mı!
Peki bu yapılanların tamamı bu saf ve balık hafızalı halk için yeterli oldu mu? Anketler bir türlü yukarı çıkaramıyor, TUİK başkanlarının değişmesine rağmen, Enflasyon istenen seviyelere indirilemiyor!
Ne old? Asgari ücretler daha ilk ay içinde yani enflasyon ENAK enflasyonuna göre yüzde 115 artınca hiçbir anlamı kalmadı!
Ucuz marketler denilen ve fiyat etiketleri zorla değiştirilen marketlerde bu uygulama bir hafta bile sürmedi, fiyatlar aldı başını gitti…
Dış itibarı kurtarmak için gösterilen çabalarda boşa çıktı, Amerika başkanı ayaküstü görüşmesinde bile bir anlam ifade etmedi, nedeni ise halka açık olmayan ve şeffaf olmayan bir görüşme orda ne emredildi, ne istendi kimse anlamadı!
Faizi düşürme operasyonları tam bir komediye dönüştü, yüzde 14 olan politika faizine rağmen bankaların verdiği kredi faizleri yüzde 30 lar da, bu krediyi de ancak devlet bankaları, devletin yandaşlarına verebiliyor!
Arttırılan emekli ve memur maaşlarından ise memnun olan yok, bu ücretliler yüzde 50zam beklerken, maalesef yüzde 30 un altında kalan zamlarından hayal kırıklığı oluştu!
Peki para üzerinden oynanan anlamsız ve mantıksız politikalar ile bastırılan dolar kuru ise istenen sonuca ulaşabilecek mi? Onu da sanmıyorum, bu gün her ne kadar doları 14 binin altında tutmaya çalışıyorlarsa da tüm piyasa da bu gün dolar hala 20 bin liradan işlem görmektedir.
Doların bastırılması demek hazinenin ve merkez bankasının boşalması demektir, bunun sonuçlarını da yine zam ve enflasyon olarak biz yaş
güven oluşturmak için piyasaya sürülen TOGG denilen, adı yerli kendisi ucube olan bir araç, protitipi İtalya dan alınan tamamen İtalyanların mühendislik icadı olan bu aracın, motoru, kaportası ve elektrik donanımı yabancı olan, daha üretilecek fabrika binası bile olmayan bir yerli araç!
Her şeye rağmen Halk eline geçen elektrik faturasına, doğal gaz faturasına ve marketlerdeki etiketlere bakar siz istediğiniz kadar hayal satın yalanlarla oyalayın, anketler bir türlü seçim startı verdirmiyor!