USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

RAMAZANIN GÖLGESİNDE DEVLET ZAMLARI…

03-04-2022

Ramazan ayı merhamet ve yardımlaşma ayı, yoksula yardım ve yolda kalmışa el uzatma ayı, tüm İslam aleminin şefkat ve merhamet ayı…

Bu ay içinde bedenlerin terbiyesi ve ruhların arındırılması, yoksulun doyurulması ve barış rüzgarlarının esmesi anlamına gelir.

Devlet market raflarında aşırı fiyatlanmalara karşı, zabıtası ve kolluk güçleri ile mücadele ederken, kendisinin insafsızca peş peşe bu Ramazan ayı içinde ilan ettiği zamlara kimsenin müdahale ettiği yok!

Kimse bu ağır zam yüküne karşı sesini çıkardığı da yok, kimse bunu neden yapıyorsun sorusu sormaya hakkı da bulunmuyor!

İnsanların askıda ekmek kuyruklarına ve işsizlikten bunalıma düştükleri bir sırada, saraydan gençlere çok ilginç öneriler geliyor!

Cumhurbaşkanımız gençlere gezin diye öneride bulunuyor, gezmenin maliyetini ve gençlerin işsiz olduğunu hesaba katmıyor.

Bu kadar acımasız, bu kadar halkından habersiz bir saray yönetimi olamaz, doğal gaz a yapılan zamlar, elektriğe gelecek zamlar, haberleşmeye verilen zamlar, ulaşıma yapılan zamlar…

Bunların tamamı devletin hesapsız yaptığı zamlardır, devletin elindeki, yani devletin üretip sattığı mallar tamamen zam furyasına başladılar.

Cumhurbaşkanı havada, zam yok diyor, aşağıda ise şeker e yüzde 31 zam geliyor, bunun hesabını ise soran yok, bu yanlışlığı sorgulayan yok!

Enflasyonu ve zamları tetikleyen, üretim maliyetleridir, bu maliyetlerin başında ise enerji kaynakları gelir, pahalı mal eden üretici, pahalı olarak market raflarına gönderdiği ürünü marketçi nasıl daha ucuz fiyata satsın?

Yağ yolda deniliyor, şeker yeterli deniliyor, et ithal edilecek deniliyor, sebze meyve ucuzlayacak deniliyor, ama her gün fiyatları yüzde 10 artıyor…

Hiçbir zaman enerji fiyatları yükselirken, bu enerji le üretilen ürünlerin fiyatının düşmesini beklememek lazım.

Sadece bir ay içinde yüzde 20 fiyatların yükseldiği bir piyasada, enflasyonun düşmesi ve fiyatların düşmesi hayal olur, TMO genel müdürü bakliyatta sıkıntı yok diyor, ama bunların fiyatından hiç söz etmiyor!

Bakliyatta tamamen dışa bağımlı olan bir ülkeyiz, her gün artan fiyatların altında bakliyat ürünleri satışı yapabilir mi?

Buğdaya, nohut a, mercimeğe yüzde yüz zam yapılan bir ülkede kıtlık ve fiyat artışlarının olmaması mümkün mü? 

Vatandaş ekmeğini 10 liradan alacaksa, yoğurdunu ve sütünü alamayacak kadar yüksek fiyatta bulacaksa, et i 200 liradan bulacaksa zaten kıtlık ve yokluk içinde yaşıyor demektir.

Bu Ramazan ayı içinde ibadet etmek ve dua etmekle yetinmemek lazım, haksızlığa ve vicdansız yönetime karşı da hak sözü söylemek ve bu uygulamaların canımız yaktığını dile getirmek lazım.

Bir haksızlık ve bir vicdansızlık vardır, bunun nerden ve kimden geldiğini iyi bilmek ve bu haksızlık vicdansızlığa karşı harekete geçmek gerekir.

Hayırlı Ramazanlar ve bol bereketli kazançlar dileriz, ancak insanlar olduğu şartlar üzerine idare edilirler, bizler şartlarımızı değiştirmedikçe, idarecilerimiz değişmez!

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?