Muhalif bazı sosyal medya hesapları, yurt dışındaki bazı yazarlar, Sedat Peker in videoları veya Twetleri sonucu bazı ifşaatları çok, tuhaf görüyorum…
Bu günkü Türkiye ile bundan 20 yıl önceki Türkiye arasında hiçbir fark olmadığını ancak mekan olarak ve makam olarak bazı değişikler olduğu nu söyleyebiliriz…
Türkiye cumhuriyeti kurulduğu ilk yıllardan beri çete ve mafya, asker ve derin devlet tarafından yönetildiğini, bu sistemi yakından takip edenler çok iyi bilirler, bunu daha 30 yıl önce okuduğum Bay Pipo romanından bilir ve anlar olmuştum.
Bu gün Aliye Uzun gibi bir hanımefendiye ve Korkmaz Karaca gibi sarayın hizmetkarlarına ki onlar devlet için kutsal bir hizmet yaptıklarına inanmakta ve devletin bekası için her şey yaptıklarına kanaat getirmelerine rağmen Pezevenk lik ile suçlanıp alay konusu yapılmaktadırlar.
Bu devlet hizmetlerinin dün tam bir gizlilik içinde yürütüldüğünü, biz yine Bay Pipo nun MİT çalışmaları hakkında verdiği bilgilerden öğreniyorduk!
Yine Esrar, Eroin ve Kokain ticareti ve sınırdan kaçakçılık olaylarının tamamının ordu içindeki generallerin ya kontrolünde veya ortaklığında yapıldığını duyuyorduk!
Çete mafya ve örgüt yapılanmalarının ise tamamının içişlerindeki Jandarma veya emniyet terörle mücadele tarafından kurulup yönetildiğini duymuştuk!
O gün, yani AKP iktidarı öncesi bunların tamamı devlet adına ve devletin sırları olarak gizlenmekte, MİT, Asker ve Emniyet içinde farklı alanlarda yürütülmekte idi, birer devlet sırı gibi…
Bu gün ise bu devlet hizmetlerinin tamamı Saray a ve onun avenelerine bağlandığı için, sanki özel Pezevenk ve sanki özel çete ve sanki özel mafya gibi lanse edilip, Pezevenkler bile eleştiri konusu yapılıyor!
Bence bu çok yanlış ve çok haksız birer itham, bunların hiç biri Saray dan habersiz ve onun kontrolü dışında olmadığı bir gerçek, bir diğer gerçek ise eski cumhuriyet ile bu gün ki Saray rejimi arasındaki farkın anlaşılamamış olması!
Bu günde ne yapılıyorsa, devlet için bu günde devletin bekası için her türlü kirli işleri yapan bazı görevliler dün olduğu gibi görevinin başındalar!
Dün bankaları soyanlar, dün derin devlet için adam öldürüp suç işleyenler, dün kaçakçılık yaparak, sözde terörist kovalayanlar, Atatürk ün askerleriydi, bu gün ise bunların tamamı Vahdetinin takipçisi, Sarayın hizmetçileridir!
Bu fark tamamen anlaşıldıığı zaman bu tür yayınları, ne Sedat Peker yapabilir ne de diğer muhalif gazete ve yazarlar, devletin yönetiliş biçimi ve çıkarları diyerek değinmeyeceklerine ve bunu yadırgamayacaklarına eminim.
Devlet olmak ve devleti yönetmek kolay değil, devletin Pezevengi de olacak, katili de olacak, hırsızı da olacak, amaç devlete hizmet ise bazen sıra dışı insanlar da bu devletin bekası için kullanılacaklar!
Sarayın bu olup bitenlere sessiz kalması ve hayretle izlemesinin nedeni işte bu, herkes artık farklı bir sistemle yönetildiğimizi anlayıp fark etmesi gerekir.
Pezevengi, soytarısı, hırsızı, katili, fahişesi ve çapulcusu bu saray için çalışıyorsa, bunlar kutsal görev yapıyorlar demektir, Dün MİT bu tür işleri yönetiyordu bu gün ise sadece kayıt alıp seyrediyor farkı bu!