Batman Üniversitesi kuruluşundan bu yana hiçbir zaman Batmanlıların özlemini duyduğu bir Üniversite olamadı maalesef.
Birinci sorunu idare, ikinci sorunu ise kampüs olan bu üniversitenin makûs talihini değiştirecek bir rektöre sahip olmamasıdır.
Önceki rektörlerin yabancı olması ve bölgeye üvey evlat muamelesi yapmaları nedeniyle sürekli onlarla çatışma içine giriyorduk, bir gün bu Batman üniversitesinin başına Batmanlı, memleketini ve yurdunu seven, çalışkan, verimli ve üretken bir rektör ün gelmesini hayal ediyorduk!
Bu hayalimizin gerçekleşmesi bizi hayal kırıklığına uğrattı dersek yeridir. Yaklaşık üç yıldır Batman Üniversitesinde rektörlük yapmaya çalışan, yerli ve milli olduğunu iddia eden! Prof. Dr. İdris Demir Maalesef tüm hayallerimizi yıktı, umutlarımızı kırdı.
Diğerlerinden şikayetlerimiz vardı ve gerekçemiz ortadaydı, bu gün bu hocamızı eleştirsek millet bizimle alay eder korkusu ile yıllardır sustuk.
Yakınları ve idarecileri aracılığı ile defalarca ona bazı işlerin iyi gitmediğini, halk ile iç içe olması gerektiğini, köklü çözümler üretmesi gerektiğini ilettik ama maalesef, küçük olsun benim olsun, ben her şeyi bilirim havasına girip, havanda su dövdüğü görüldü!
Yıllar sonra daha yeni basın mensupları ile bir araya gelmeyi akıl eden hocamıza günaydın demek lazım, üniversitemize öğrenci talebi olmadığını iyi biliyoruz, yeni fakülteler için hiçbir çalışma olmadığını, akademik kadroların yetersiz, idari kadronun ise kifayetsiz olduğu gerçeği de ortada.
Yani kısacası rektör bey yıllar geçmesine rağmen, kadrolarını ve ekibini oluşturamadı, tek sorun sanki güvenlik sorunuymuş gibi, algı oluşturarak, olayı manipüle etmeye çalışıyor!
Vali beyi ise bu işe alet ediyor, tıpkı geçen dönem rektörleri gibi, güvenlik sorununu ortaya atıyor!
Oysa öğrenci güvenlik sorunu ve yol manzarası için burayı tercih etmemekte ısrar etmiyor, bunun başka gerekçeleri var, bunu rektör bey ve onun liyakatsiz idarecileri çok iyi biliyor.
Üniversiteyi yöneten, aslında rektörlerin liyakatli ekibi olur, ama rektör bey dahil ekip Allah a emanet, işin ehli olmayan, yaşı geçmiş, hiçbir deneyimi olmayan bir sürü fosil niteliğindeki emekliyi buraya yığarak, aciz ve yorgun bir ekip oluşturdu!
Bakın Üniversite genel sekreterine, kendinden sinek kovmaya aciz, biran önce idari unvanını tamamlayarak, ek göstergeden emekli maaşı almaya çalışan, başka hiçbir gayesi, ve gelecek planı olmayan garip bir kişi!...
Aslında Genel sekreterler, rektörler yerine üniversitelerin tüm işlerini planlayan, yöneten ve kollayan kişidir, ama bizimki maalesef yük ve maalesef aciz biri.
Her üniversite, ÖSYM’ye giren her öğrenciyi potansiyel müşteri görür ve onlara üniversitelerinin cazip yönlerini göstermek için, tanıtım filmleri, görseller, broşürler, TV programları ve basın ilan çalışmaları yapar.
Bizimkiler ise yaz boyunca Diyarbakır caddesinde, dondurma külahlarını yalamak ve tur atmakla geçirdi yaz aylarını.
Rektör beye bir kez daha söylüyorum, bu söylediklerim eleştiri değil, iyileştirici mahiyette uyarıdır, kadronu ve ekibini genç dinamik, liyakatli kişilerden, kampusuna ise cazibeli projeler ile köklü çözümler getirmeye çalış, aksi halde bir Batman sevdalısı olarak, seninle bu köşede daha çok muhatap olacağız!
