
AK Parti Genel Başkanvekili Mustafa Elitaş, yüksek oranlı bir asgari ücret ya da emekli maaşı zammının kısa vadede refah artışı sağlayabileceğini ancak uzun vadede enflasyonu artırarak ekonomik dengesizliklere yol açacağını belirtti.
Bu tez doğru ise asgari ücretliler bugünkü maaşları ile rahat geçiniyor sonucu çıkıyor. İyi da bu şartlarda ülkedeki azami çoğunluk asgari ücretli ve düşük ücret alan emeklilerden oluşuyor.
Onlar aldıkları maaşı harcarken maaşlarının ne kadarını piyasaya aktarıyor?
Piyasada enflasyon azalıyor mu? Esnafa yeterli miktarda para akışı olmazsa ne olur? Şu ana kadar piyasada esnaflık yapıp yeterince kazanmayan kaç esnaf iş yerini kapatmak zorunda kaldı.
Türkiye'de et fiyatları sürekli artarken yaklaşan Ramazan öncesi fiyat artışları da et toplumun büyük kesimi için iyice ‘ulaşılamaz’ hale getirdi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın dergisinde ise vatandaşa tasarruf için ‘daha az et tüketmeleri’ tavsiye edildi. Sahi bakan bu ortamda aldığı ücret ile bu sorunları vatandaşım yaşıyor. Ben de onların yaşadıkları sorunlara karşı ailemde her türlü harcamada kısıtlama yaparak onların yaşadıklarını hissedeyim fikrini aklından geçirmiş midir?
Bakan bu açıklamayı yaparken vatandaşın yaşadıklarını anlamaya mı çalışmış yoksa laf olsun torba dolsun yöntemi ile açıklama yapmıştır?
2020 yılı ile 2023 yıllarında sahte içki nedeniyle 2038 vatandaş yaşamını yitirmiş. 2025 yılının ilk iki ayında ise sadece İstanbul ve Ankara'da 133 kişi yaşamını yitirmiştir.
Bunların tümünün nedeni müptelaların keyfi olarak sahte içki içme alışkanlıkları mıdır? Yoksa içki fiyatlarına KDV ve ÖTV yapılan aşırı artışla içki fiyatlarının %70' ini oluşturmasından mı kaynaklıdır. Bu durumda alkol alışkanlığı olan vatandaşların daha ucuz içkiye yönelmesi sonucu mu bunlar yaşanmıştır?
AKP Kırklareli milletvekili Ahmet Gökhan Sarıçam sağlık personeli hakkında vatandaşa telkini. Memnuniyetsizlik varsa ben şunu da yaparım, vatandaşa ‘Gidin sağlık personelinin gırtlağına yapışın, ben devlet olarak yaptım, hizmeti vermeyen onlar’ diye kışkırtırım.
Bunu da açık açık söyleyeyim.
Milletvekilinin açıklamasından sonra İzmir'de iki yıldır bir aile hâkimliğinde görev yapan kadın doktoru iki hasta yakını kadının doktoru darp etmeleri ne tesadüftür ki söz konusu milletvekilin açıklamasından sonra bu saldırı yaşanmıştır.
Yazılı olarak aktardığımız bu olumsuzlukların neresine nasıl düzeltmemiz gerektiğini çok güzel açıklıyor.
Adamın biri ‘kurban’ mevzuunu anlatıyormuş “Çocuğu olmayan hazreti Davut, Allah'a dua etmiş, 'ya rabbi bana bir kız çocuğu ver, onu sana kurban edeyim' demiş. dua tutmuş, Hz. Davut, kızının adını Ayşe koymuş, gel zaman git zaman, çocuğun kurban edileceği zaman gelmiş, Hz. Davut kızı yatırmış, tam boğazını kesip kurban edecekken, Azrail, gökten bir keçiyle çıkagelmiş, 'kızı bırak, al bu keçiyi kurban et' demiş!"
Dinleyenlerden biri dayanamamış:
"Yahu bunun neresini düzelteyim; Hz. Davut değil Hz. İbrahim; kız değil erkek; Ayşe değil İsmail; Azrail değil Cebrail; keçi değil, Koç"