Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın katılacağı ve ‘Savaşa Karşı Barış Mitingi’ adıyla düzenlenmesi planlanan mitingi için HDP ve DBP açıklama yaptı. HDP İl Binası’nda HDP ve DBP’nin yaptığı ortak açıklamayla tüm Batman halkına katılım çağrısı yapıldı. Açıklamaya HDP ve DBP Eş Başkanları, Batman Belediyesi Eş Başkanı Gülistan Akel ve HDP Batman Milletvekili Mehmet Ali Aslan’da katıldı. Açıklamada konuşan DBP İl Eş Başkanı Nurten Üzümcü: “Kürt halkı bu kadar bedel ödedikten sonra bu mücadeleden vazgeçecek mi? Bugün kim diyebilir ki Kürtler barışta ısrar etmedi? 40 yıldır bu sorun barışçıl yollarla, müzakere ve diyalogla çözülsün diye mücadele ediyoruz.” diye konuştu.
‘HALKA KATLİAMLARLA KARŞILIK VERİLDİ’
Savaşın yoğun olduğu aynı zamanda direnişin de büyük olduğu bir yılda olduklarını söyleyen Üzümcü: “Türk devletinin Kürt halkı üzerinde kurmuş olduğu kültürel soykırımcı sisteme karşı Kürt halkı kendi dilimle, kültürümle, kimliğimle kendi kendimi yönetmek istiyorum deyince Türk Devleti, Kürt mahallerinde, sokaklarında katliamlar uygulayarak bu kirli savaşı başlatmış oldu. Türk Devleti’nin Kürt halkı üzerinde 90 yıldır kurmuş olduğu bu kültürel soykırımcı ve sömürgeciliğine itiraz ediyoruz ve 40 yıldır bunun mücadelesini veriyoruz. Bu 40 yıllık mücadele içerisinde binlerce insanımız hayatını kaybetti. Yüzlerce köy yakılıp boşaltıldı. 6-7 milyon insan göç ettirildi. Binlerce insan cezaevlerinde tutsak edilmiş durumda. 28 Şubat’ta yapılacak mitinge tüm Batman halkını davet ediyoruz.” ifadelerinde bulundu.
“YAŞADIKLARIMIZ 1915’İN 2016 VERSİYONUDUR”
Bölgede yaşatılan savaş konseptine karşı her zaman barışı savunduklarını belirten HDP Batman Milletvekili Mehmet Ali Aslan, her barış eksenli çıkışlarının olduğunu söyledi. Aslan açıklamasının devamında: “Biz barış dedikçe onlar savaşın dozunu daha da yükselttiler. Daha çok insan katledildi ve barış diyen memurları, öğretmenleri görevden aldılar. Türkiye hükümetleri tarihinde barış demenin suç olduğu tek hükümet dönemini yaşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nde ilk defa ‘Barış’ sözcüğü o kadar tehlikeli ve yasa dışı kapsama alınmıştır. Bunu tutuklamalardan ve görevden atmalardan biliyoruz. Bizler barışı sadece Kürt halkı için değil bütün Türkiye halkları ve Ortadoğu halkları için de istiyoruz. Herkesin barıştan ortak bir menfaati vardır. Hiç kimsenin savaştan bir çıkarı olamaz. Bu anlamda devlet de kaybediyor, Türkiye halkları da kaybediyor. Ama maalesef şuanda yaşadıklarımız 1915’in 2016 versiyonudur. Nasıl ki bizler 1915 yıllarında yaşanılanları dedelerimizden, ninelerimizden o dramları anlatan gerçek hikayeler işitiyorsak, bizler bugün o hikayeleri bire bir yaşıyoruz. 1915’te belki yaşanmayan vahşetler yaşanılıyor. Bu mitingimizin müdahalesiz ve olaysız geçmesi için hem parti olarak hem de halk olarak gerekli tedbirlerimizi alıyoruz. Pazar günü saat 11.00’da barışa ses vermek ve barışı güçlü kılmak için bu miting çok önemlidir ve bütün halkımızı mitinge bekliyoruz” ifadelerinde bulundu.
