DEM Parti Batmna İl Başkanlığından yapılan basın açıklamasında “AKP-MHP iktidarı her gün ve her alanda ölümlere, can kayıplarına, toplumsal travmalara neden olan savaş politikalarını derinleştirerek ve sınır tanımadan sürdürüyor. Savaşta ısrar eden bu siyaset masum sivil halkların yaşamına kast ediyor, savaş suçu işliyor. Son iki günde Kuzey ve Doğu Suriye halkları yeniden savaş uçakları tarafından hedef alındı, sivil yerleşim yerleri bombalandı.
23 Aralık gece saatlerinde Dêrik, Qamişlo ve Tirbespîye kentlerindeki petrol rafineleri ve buğday ambarları başta olmak üzere bölgenin yaşamsal alt yapısına yönelik ağır bir bombardıman gerçekleştirildi. Saldırılarda bölge halkına hizmet sağlayan Hasekê’deki elektrik, petrol ve gaz tesisleri de hedef alındı. 25 Aralık’ta ise Efrîn kırsalı, Qamişlo ve Kobanî kentlerinde yakıt deposunu ve basım merkezi bombalandı. Çimento fabrikası, petrol kuyusu, buğday ambarı ve iş yerleri de hava saldırılarının hedefi oldu. Saldırılar sonucunda çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği, aralarında inşaat işçilerinin de olduğu çok sayıda sivilin yaralandığı biliniyor.
Kuzey ve Doğru Suriye’ye yönelik sadece bu yıl içinde Türk savaş uçakları tarafından 117 hava saldırısı düzenlendi, 86 kişi katledildi. Açıktır ki saldırıların asıl hedefi Kürtlerdir, sivil yerleşim yerlerinin ve masum insanların hedef alınması bunun göstergesidir. Birleşmiş Milletler Anlaşması'nın 51'nci Maddesi'ni çarpıtarak Kürtlere yönelik bu sınır tanımayan saldırıları uluslararası topluma meşru gibi gösteriyor. Bu saldırıların sonucunda Efrin'de yaptığı gibi Kürtlerin yaşadığı bölgelerde savaş suçu niteliğinde bir demografik değişim politikası uyguluyor. Bütün bu saldırılar da Suriye'de siyasi çözüm ve istikrar zemini tahrip ediyor, savaşın kalıcılaşmasını ve bölgesel düzeyde sürmesini sağlıyor.
Xakurk’ta yaşanan çatışmalar ve can kayıplarının hemen ardından Kürt ve bölge halklarına yönelik gerçekleştirilen bu topyekûn saldırılar yaşanan acıları derinleştirmekten öteye gitmez. Türkiye halkları artık Kürt sorunun hamasi sözlerle, savaş politikalarıyla çözümsüzlüğe itilmesini değil, onurlu, demokratik bir çözümü ve barışı talep ediyor. 40 yıldır acı bir şekilde deneyimlediğimiz gibi savaş ve çatışma bu Türkiye toplumunun yararına değildir, aksine sadece can kayıplarına neden olmakla kalmamakta, her alanda toplumsal krizleri derinleştirmektedir. İktidarını savaşla sürdürmeye çalışan AKP-MHP iktidarı da bu konuda ısrarcı olan kendisinden önceki iktidarların akıbetinden kurtulamayacaktır.
Her alanda bu savaş çılgınlığına dur diyoruz. Kuzey ve Doğu Suriye’ye gerçekleştirilen bu pervasız saldırıları bir an önce durdurulmalıdır ve bunun için ulusal ve uluslararası demokratik kamuoyunu, tüm savaş karşıtlarını harekete geçmeye çağırıyoruz. Bu savaşı, bu acıları ve ölümleri birlikte durdurabiliriz. Saldırılarda hayatını kaybedenleri rahmetle anıyor, yaralılara acil şifalar diliyoruz” denildi.