USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

‘Bölge İslamsızlaştırılmak isteniliyor’

‘Bölge İslamsızlaştırılmak isteniliyor’

‘Bölge İslamsızlaştırılmak isteniliyor’
14-03-2016 23:01
Google News

Hüda Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, parti çalışmaları için geldiği Batman’da partililerle bir araya geldi. Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda partilerle bir araya gelen Yapıcıoğlu, bölge üzerine çok büyük projelerin uygulandığını belirterek: “Bölgeyi İslamsızlaştırmak istiyorlar” dedi. Toplantıya Hüda Par Genel Başkan Yardımcıları Aydın Gök, Eyyüp Yanaç, M. Sait Ortaç ve Abdurrahman Cens, GİK Üyesi Serkan Ramanlı, İl Başkanı Mehmet Emin Doğru, İl ve ilçe Teşkilatları yöneticileri ile partililer katıldı. Özgür Gündem Gazetesi’nde Hz. Muhammed’in kadınlarla ilgili bir hadisin konu alınarak karikatürize edilmesine ilişkin konuşan Yapıcıoğlu, Türkiye’nin pek çok şehrinde bu duruma tepki gösterildiğini belirterek, şunları söyledi; “Yine bir karikatür. Resulullah’ın (sav) bir Hadis-i Şerifine göndermede bulunarak birileri densizlik yaptı. Aslında yapmaya çalıştıkları şey şu: Bunlar belirli periyotlarla tekrar ederek halkın bu konudaki hassasiyetlerini törpülemek istiyorlar. İstiyorlar ki millet kendi kutsalları karşısında bir terbiyesizlik yapıldığında tepkisiz kalsın. Ama her seferinde görüyorlar ki halk şiddetli tepkiler gösteriyor. Bu tepkiler değerlidir ve mutlaka benzer tepkilerin ortaya konması gerekir. Yoksa bir müddet sonra bu hakaretler, edepsizlikler, kutsallara karşı saygısızlıklar önü alınmaz bir duruma gelir. Bölge üzerine oynanan çok büyük bir proje var. Bölgeyi İslamsızlaştırmak projesi.” 
“YARIM KALAN PROJEYİ TAMAMLIYORLAR”
Parti çalışmaları kapsamında Batman’a gelen Hüda Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Yeni Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda partililer ile bir araya geldi. Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye’nin Müslüman halkına yönelik yapılanlara da dikkat çeken Yapıcıoğlu, konuşmasında şöyle devam etti; “Cumhuriyetin ilk yıllarında önce hilafeti kaldırdılar. Sonra sözüm ona pek çok devrim gerçekleştirdiler. İşi o kadar ileriye götürdüler ki camileri ahırlara çevirdiler. Fakat o Cumhuriyet projesi Kürdistan dağlarına çarpıp geri tepti. Batıda Türkler ile İslam arasına beli bir mesafe koymayı becerebildiler. Fakat Kürdistan’da bunu yapamadılar. İşte bu son 20-30 yıldır yaşanan olaylara birazda bu gözle bakmak lazım. Cumhuriyetin ilk yıllarında yarım kalan projeyi şuanda tamamlamak istiyorlar. Bu nedenle bir yandan kendilerine özgürlük hareketi derken bir yandan insanlığın kabul edemeyeceği hareketleri, davranışları sergiliyorlar. İslam dışında diğer bütün inançlara hatta inançsızlıklara karşı saygılı olmaya çalışırlarken söz konusu İslam olduğunda hemen salyaları akmaya başlıyor. Hemen kinleri kabarıyor. Hemen düşmanlık yapıyorlar. Çünkü aldıkları ihale budur. Bu toplumu İslam’dan koparmaya çalışıyorlar. Veya İslam’ı bu toplumun içerisinden almaya çalışıyorlar. Küresel güçlerin desteği de böyle oluyor. Onlar zaten bütün ümmetin içerisinden bunu çıkarmaya çalışıyorlar. Yani diyorlar ki; siz Müslümanlarsanız, inanıyorsanız kimse sizin inancınıza karışmaz inanmaya devam edin. Ama İslam sizin sosyal hayatınızda, ticaretinizde, siyasetinizde ve aile hayatınızda olmasın. İnanç dediğiniz şey ne ki kul ile Allah arasındadır. Senin kalbinde iman varsa yeter. Bunu dışa vurmana gerek yok. Ta ki İslam sadece camilere ve kalplere hapsedilsin.”
“ÇÖZÜM SÜRECİNDE BİR YOL HARİTASI, BİR PROJESİ YOKTU”
Konuşmasının devamında akamete uğrayan Çözüm Süreci konusunda da değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, partilerinin kuruluş dilekçesini verdikleri dönemde Çözüm Süreci’nin başladığına dikkat çekerek şunları söyledi; “Partimizin kuruluş dilekçesini 19 Aralık 2012’de verdik. Ardından çözüm süreci dedikleri süreç de 2013 Ocak ayında başladı. Yani biz partiyi kurar kurmaz bu mesele bütün sıcaklığıyla memleketin gündemindeydi. O zamandan beri bir şey söyledik ‘Bu mesele gündeme geldi ve Hükümet bu konuda adımlar atmaya çalışıyor, ama görebildiğimiz kadarıyla Hükümettin bu meseleyi nasıl çözeceği konusunda kafasında bir netlik yok. Bir yol haritası, bir projesi yok. ‘Kervan yolda düzülür’ mantığıyla yola çıktılar. Fakat bu yol yol değil, bu sokaktan çıkmak mümkün değil’ dedik. Ne için mümkün olmadığını ise sebepleriyle sıraladık.” ifadelerini kullandı. ‘Çözüm Süreci’ konusunda çokça uyarılarda bulunduklarını dile getiren Yapıcıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Dedik ki ‘çözüm süreci yeterince şeffaf değil. Bizim bu söylemimiz şu demek değildir. ‘Orada konuşulan her şey ulu orta her yerde, toplumun önünde konuşulsun.’ Bir şey daha dedik ‘Siz Hükümet olarak Kürt meselesini sadece silah, şiddet veya terör adına her ne diyecekseniz, sadece buna indirgerseniz yanlış yaparsınız.’ ve yine dedik ki siz ‘Kürtlerin meselelerini pazarlık konusu edeceğiz’ derseniz yine yanlış yaparsınız. Çünkü temel haklar pazarlık konusu yapılamaz. Temel haklar vazgeçilmezdir. Hiç kimse bunu talep etmese bile, eğer bir şey haksa bunun mutlak surette tanımanız, gasp edilen hakları iade etmeniz gerekir.”
“HÜKÜMET SÜREÇTE HALKI UYUTTU”
Hükümetin uyarıları dinlemediğini ve elinde silah olanları muhatap aldığını belirten Yapıcıoğlu, hükümetin ellerinde silah olanlarla oturup pazarlık ettiğini söyledi.
Örgütün silah bırakması ve silahlı elemanlarını sınırın dışına çıkarması için hükümetle pazarlık yaptığına dikkat çeken Yapıcıoğlu, örgütün, devletle aralarında devam eden sorunun çözülmeden silah bırakmayacaklarını defalarca dile getirdiğini söyledi. Yapıcıoğlu konuşmasına şöyle devam etti: “Hükümet buna rağmen halkı uyutmaya devam etti. Dediler ki ‘Biz onlarla görüştük, onlarda bize söz verdiler ve silahlarını bırakacaklar.  Biz de bazı adımlar atacağız.’ Biz yüksek sesle hem basın aracılığıyla, hem salon toplantılarında, hem televizyonlarda, hem seçim (miting) meydanlarında ısrarla şunu söyledik ‘Bakın siz daha çözüm sürecinin tarifi noktasında ortak bir tarife sahip değilsiniz. Örgüt silah bırakmayacağını açık seçik söylüyor. Silah bırakacaklarını söyleseler de biz silah bırakacaklarına inanmıyoruz. Siz temel hakları silah bırakma şartına bağlamayın’ ama dinletemedik.”
“79 BİN SİLAH NEREDE”
Hükümetin örgüt ile ilgili öngörüsünün çıkmadığını belirten Yapıcıoğlu, “Hükümetin söylediği rakamı söylüyorum; ‘Şehirlere 80 bin silah dağıttılar’  Şimdi sekiz aydır operasyonlar sürüyor. Silvan, Varto, Derik, Mazıdağı, Nusaybin, Cizre, Silopi, Yüksekova, Diyarbakır Sur, İdil ve farklı farklı yerlerde operasyonlar oldu. Çukurlar kazıldı. Barikatlar örüldü. Ellerine keleş ve roketatar tutuşturdukları 15, 16 ve 17 yaşlarındaki gençlere şu tanklara karşı direnin dediler. Onları adeta ölüme sürüklediler. Ve bu sekiz ayda devam eden operasyonlarda yine Hükümetin açıkladığı rakamlara göre şu ana kadar yaklaşık bin silah ele geçirilmiş. Bu, hükümetin telaffuz ettiği 80 bin silah içerisinde takriben yüzde 1-2’ye tekabül ediyor. Yani yüzde 1’rin biraz üzerinde ele geçirilmiş. Peki diğerleri… 79 bin silah nerede?” diye sordu. Hükümet yetkililerinin duruma bakışlarının sorunlu olduğunu ve olayı farklı değerlendirdiklerini belirten Yapıcıoğlu, bu sorunun insanları öldürerek halledilecek bir sorun olmadığına vurgu yaptı. Yapıcıoğlu, “Şimdi de diyorlar ki ‘Biz bitirdik’ Neyi bitirdin? İnsanları öldürerek mi bitireceksiniz bu sorunu? Bir taraftan asırlık bir mesele olan Kürt Meselesi şark meselesine indirgenmiş ve bitmiştir deniliyor. Öbür taraftan biz Kürt kardeşlerimizin talepleri neyse bunların hepsini karşılayacağız diyorlar. Hangi sözlerine inanacağımızı bizde karıştırır olduk.” şeklinde konuştu. Program, Yapıcıoğlu’nun partililerin sorduğu soruları cevaplamasıyla devam etti.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA