6’lı masanın Türkiye için önemli bir şans olduğunu dile getiren Ekmen “Türkiye siyasetinde ilk kez farklı partiler yeni bir anayasa ve geleceğe dair ortak bir vizyon çerçevesinde bir araya geldi. Son dönemde etkisi iyice artan bölücü, ayrıştırıcı ve ötekileştiri bir dile karşı 6’lı masanın faaliyetleri Türkiye için elzem bir ihtiyaçtır. 6 ayrı parti, program, kadro, organizasyon, kültür ve gelenek bu ülkenin daha iyi yarınları için çalışıyor. İlk etapta sadece Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçiş için hareket etmesi planlanan çalışmalar şimdi başta ekonomi ve adalet olmak üzere, seçim güvenliği ve ülkenin yarınlarının inşaası gibi birçok konuda işbirliğine dönüştü. Türkiye’nin bu masadan çıkacak ortak kararlara ihtiyacı var. Sadece Kötü gidişi durdurmak için değil, bir daha hiç kötü gidişat olmaması için kökten çözümler üreteceğiz.” Dedi.
"6'LI MASANIN MUTABAKATI YETMEZ, HERKESİN OYUNU ALACAK BİR ADAY GEREKİR"
6’lı masanın ortak adayı hakkında değerlendirmelerde bulunan Ekmen, “6’lı masada ortak bir aday çıkartma konusunda ciddi bir ilerleme kaydedilmiş durumda. 6’lı masadaki tüm partilerin ortak hedef ve söylemleriyle uyumlu hareket edecek güçlü bir aday belirlemek çeşitli zorluklar içeriyor. Ancak bu zorlukların farkındayız ve biz yola çıkarken zorluklara talip olarak çıktık. Aday belirleme sürecinde bütün partilerin oy birliğinin kararını önemsiyoruz. Ancak bu 6 partinin oy birliği yetmez, herkesin oyunu alabilecek bir aday bulmak gerekir. Sadece bu durum bile çıkacak ortak adayın ne düzeyde bir iş birliği çerçevesinde hareket edeceğinin göstergesidir. Türkiye’nin bu masadan çıkacak ortak adaya karşı güçlü bir desteği ve umudu var” dedi.
“3-5 AİLE SARMALINDAN KURTULMALIYIZ”
Türkiye’nin 3-5 aileye mahkum edildiğini belirten Ekmen, “Son dönemde iktidar partisinin etrafında sıklıkla 3-5 aileyi görüyoruz. Bu ailenin çocukları 4-5 yerden maaş alarak ülkemizin en stratejik noktalarında görev alıyor. Bu toplumun bütün insan kaynağı 3-5 aileye indirgenebilir mi? Liyakatli gençler mülakatlarda bir bir elenirken, toplum açlık sınırının altında yaşam mücadelesi veriyorken, Türk Lirası gün be gün erirken, adalet ve özgürlüklerde son sıralara demir atmışken; bu durum akılla, vicdanla izah edilebilir mi? Liyakati her gün ayaklar altına alan bu sistem gün be gün güç kaybetmeye devam edecek” dedi.
