Geçen haftaya damgasını vuran ve hafta boyunca devam eden gündem bu hafta da canlılığını koruyacağına inanıyorum…
Sarayın Damat'ı, hazine ve maliye başkanının istifası ile başlayan gündem, bir çok yorum ve bir çok senaryo ile farklı kişiler tarafından farklı anlatılıyor…
Birde buna birçok komplo teorileri ve belirsiz kaynaklara dayandırılan, sebep ve sonuçlar, buna bağlı birçok yorumlar…
Ben saraydan çıkan ve kaynağı açıklanmayan haberlere pek inanmıyorum, sebebi ise geçmişte başımıza gelen bir olay ve güvenilir kaynak olarak açıklanan bir haberde daha sonra bu haberin kasıtlı ve dezenformasyon amaçlı çıkarıldığı!
Bu nedenden dolayı ben şu teorilere ve şu haberlere pek itimat etmiyorum, cumhurbaşkanına ekonomik brifing, verildiği ve bu brifingi veren Naci Ağbal’ın merkez bankasının ekside olduğunu söylediği, cumhurbaşkanının bunu ilk kez duyduğu, hemen merkez başkanını görevden alarak, yerine Naci Ağbal’ı atadığı…
Bunu duyan damat Albayrak’ın ise sinirlendiği ve Naci Ağbal’ı koridorda yakalayarak, yumruk, yumruğa kavga ettikleri…
Daha sonra Kayınpederi ile bir türlü görüşemeyen, Albayrak’ın bu duruma tepki olarak, işi bıraktığı ve istifa ederek, baba ocağına, köyüne geri gittiği!
Başka bir senaryonun ise, Hazine ve maliye bakanı olan Albayrak’ın ondan habersiz, merkez başkanı Uysal ın görevden alınmasına, sinirlenerek, hiç sevmediği Ağbal’ın atanmasına tepki olarak istifa edip, ayrıldığı…
Diğer bir iddia ve çok dikkat çeken bir iddia ise, yeni reformlar ve yeni yapılanma için yani AK partinin U dönüşü için yapılan bir planlama olduğu ve Albayrak’ın istifasından hemen sonra, Hukuk devleti ve ekonomik reform paketleri ile cumhurbaşkanının hemen, salonlara geri dönmesi!
Bunun bu şekli ile bile piyasalarda büyük bir heyecan oluştuğu, döviz ve altın dibe vururken, borsa rekor kırdı…
Hemen Kavala’nın dosyalarının HSYK tarafından istenmesi, ardından Selahattin Demirtaş’ın da serbest bırakılacağı iddiaları ve ortalığı saran şaşkınlık havası…
Ekonomik ve hukuk reformu ile AK parti tabanının yıllarca beklediği öze dönüş için ne yapılırsa yapılsın, bunun piyasaları ve siyasi ortamı rahatlatacağına inanmıyorum.
Piyasalar ilk haberle yani bu krizin başında ortaya atılan ve kaynağı belli olmayan, faizde 4 puan yükselteme ve demokratik adımların atılma sözünü hemen satın aldı, döviz yüzde 10 değer kaybetti!
Bundan sonra piyasaların daha fazla düzelmesi için, faizde 6 puan beklentisi oluştu ve bu beklenti karşılanmazsa, maalesef döviz düştüğü yerden sıçramaya başlayacak!
Demokratik ve hukuk reformları, ekonomik iyileşmelerin yapılması, maalesef bazı kaynaklar ve bazı köklü değişikliklerle mümkün olur…
Ülke olarak üretimin yeniden yapılanması, bunu oluşturacak, kaynakların temin edilmesi gerekir, bu borç ve bu dışa bağımlılık ile hiçbir reform ve hiçbir hukuk bizi kurtaramaz…
Bu çıkışlar birer pansuman ve birer aldatmaca, kaynağı belli olmayan ve saray çıkışlı iddialar ise balondan farksız, bir an önce hukuk devleti ve güçler ayrılığı sistemine geri dönerek, devletin şeffaflaşması gerekir.
Kaynağı belli olmayan haberler ve sorumlusu belli olmayan krizlerin bu ülkeyi, ileri götürmesi ve iyileşmesini sağlaması mümkün değil.
Bu operasyonların tamamı ABD seçim sonuçlarına endeksli olduğu endişesini, ilk günden beri taşıyorum ve benim komplo teorim bu yönde…