OMICRON Varyantı ile dünya yeniden bir kapanma ve ekonomik durgunluk içine giriyor, özellikle Avrupa da hızla yayılan bu varyant ile ilk günlerdeki hız ve yaygınlığı ile herkesin gözünü korkutuyor…
Dünya yeni bir kriz ve yeni bir yüksek enflasyon ile karşı karşıya, biz bu krizin etkilerini daha göremedik ama bunun faturası bize daha çok ağır olacağını tahmin etmek zor değil.
Amerika’dan tutun Avrupa ülkelerine kadar her tarafta gıda kıtlığı, yüksek enflasyon ve durgun bir ekonomi…
Bu gidişle kısa süre sonra ülke genelinde başlayacak yokluk ve yoksulluğun en fazla etkisini, büyük şehirlerde yaşayanların göreceğini tahmin ediyorum.
Hatta şehirlerden köylere tersine bir göç olma ihtimali yüksek görünüyor, insanlar yiyecek bir lokma ekmek ve bir parça et e muhtaç hale gelecekler!
İktidarımız ve Saray medyası bu durumu pek dillendirmese de bazı sosyal medya kanallarında uzmanlar bangır bangır bağırıyor ve bu yoksulluk tehlikesine dikkat çekiyorlar.
Evet bunlar daha bizim iyi günlerimiz ve hala çoğunu his etmediğimiz dünyadaki yoksulluk ve kıtlığın etkileri, yavaş yavaş geliyor.
Doların 15 veya 20 liraya çıkacağını tahmin edenler boşuna söylemiyorlar, tamamen dışa bağımlı bir ülke de yaşıyoruz, Buğdayından, pirincine, iğneden ipliğine kadar her şeyimizi dışardan tedarik etmekteyiz.
Bizim gibi gelişmemiş ülkelerin, olmayan tarım ve kalkınma planları, tamamen üretimin durduğu, yani tarımın ve hayvancılığın durduğu ülkede, insanların aç kalmaları kaçınılmazadır.
Bir an önce yerli üretim ve malların tedariki için, tarım ülkesi olan ülkemizde tarıma yeterli destek verilerek, tarım ve hayvancılığın geliştirilmesi gerekir.
Bir taraftan ithal malların dolar a bağlı olması ile yükselen fiyatları, her gün yükselen dolar kuru ve buna bağlı olarak maruz kaldığımız yüksek enflasyon.
Ne geliriler, ne de maaşlar bu yüksek enflasyon karşısında alım gücü kalmamaktadır. Bir an önce yeni bir iktisadi planlamaya ihtiyacımız vardır.
İktidar hala ihracatı artırma peşinde birkaç kuruşluk turistin getireceği dövizin peşine takılmaktadır, oysa yeni varyant ile şimdiden kapanan bir çok ülke den turist gelmesini beklemek saflık olur, ithal ikame malları ile ihracatta ise herhangi bir artı değer kazanmamız söz konusu değil.
Yeni varyantlar ve bir türlü ardı arkası kesilmeyen ve hiçbir etkisi olmayan doz aşılar, bir, iki, üç doz aşı bile olanlar eninde sonunda bu virüse yakalanıyorlar…
Bünyesi güçlü olanlar birkaç gün yatakta, güçlü olmayan ve Hastanelere düşenler ise maalesef yenik düşüyorlar!
Biz aşıdan çok temas ve hijyene dikkat edelim, hastalanmamaya ve üşütmemeye bakalım, hastalıktan ölmezsek, açlıktan ölme ihtimalimiz daha yüksek!
Emperyalist ülkeler kararlı, hastalıkla ve ekonomik kriz ile Dünyayı terbiye etmeye çalışıyorlar ve tüm dünya’yı hakimiyetlerine alarak, istedikleri gibi yönetmeye…
Bunun için düne kadar BOP ile çarpıştırılan Ortadoğu ve Afrika ülkeleri, şimdide bir araya getirilerek, Çin cephesine yönlendiriliyorlar.
Mısır, Irak, Suudi Arabistan, BAE, Libya Dün düşman iken bu gün, hepsini kardeş ülke yapmaya karar veren emperyalistler, bu ülkeler ile Türkiye arasında görüşme trafiği başlatarak onları bir araya getiriyor, ama aç ve sefil bir halk geride bırakarak!