?>

TEKNOLOJİ İLE VİRÜSLERİN BAĞI…

M. Şah Ayaz

2 yıl önce

Günümüz dünyasının başına bela olan en büyük hastalıkların başında virüsler gelmektedir, bağışıklık sistemini zayıflatarak, vücut direncini düşüren ve ölüme neden olan bu virüsler…

Teknoloji, sanayi ve üretim araçlarının çeşitli ve modern olması ile birlikte yani İnsanoğlu rahatlığa kavuşması ile birlikte, maalesef bu virüsler daha güçlü ve daha çeşitli olarak bize saldırmaktalar.

Hatta son olarak iki yıl tüm dünyayı hayattan uzaklaştıran, onları tamamen evcil Kümes hayvanları gibi kümeslerine bağlayan, çıkıp gezmelerini bile yasaklayan Covit 19 virüsü, teknolojik çağın, global dünyanın hakimi olduğunu iddia eden emperyalist güçlerini oyunu sonucu, tüm dünya da tam bir kapanma yaşadık.

Bu bize ilerde daha farklı versiyonları ile bu virüslerin çağımızı sarsacak seviyedeki kullanılacağını göstermektedir.

Daha önceki dünya düzeninde ise Veba, Verem ve Tüberküloz gibi çok spesifik hastalıklarla uğraşan İnsanoğlu, bu gün tüm dünyayı sarsan virüslerle mücadele etmek zorunda kalıyor!

Bunun nedenini ise hayatı kolaylaşan İnsanoğlunun bedeninin hareketsiz kalması sonucu vücuttaki zararlı toksinleri ter yolu veya diğer dışkılar ile atamamasından kaynaklandığı tahmin ediliyor!

Çağımızdaki virüsleri sayarak bitiremeyiz, hatta virüslerin en tehlikelisi olarak bilinen HİV virüsü yani AIDS hastalığının özellikle kan ve Cinsel yollardan bulaşması nedeniyle, özgür dünya yaşamında çok önemli bir virüs olarak tanımlanmaktaydı.

AIDS ile ilgili 1 Aralık Dünya AIDS ile mücadele günü ilan edilmesi ve bu virüs hakkında tıpkı KOVİT 19 gibi,  bazı ilaç ve Prezervatif imalatçılarının tezgahı olarak bilinmekteydi.

Bu gün bu iki virüsün bile artık tehlikesinden söz edilmezken, dünya sağlık örgütü gibi kukla örgüt yeni virüsleri icat ederek insanları korkutmaya bu virüs karşısında tedbirli olmaya çağırıyor!

Tamamen farklı hesaplar peşinde koşan Dünya sağlık örgütü ve Birleşmiş milletler toplulukları, sermaye hesabına çalışarak, virüsleri güncellemeye çalışıyorlar.

1 Aralık Dünya AIDS günü kutlayanları anımsamak için söylenenleri şöyle bir hatırlayalım ve konumuza devam edelim.

“HIV (İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü), doğrudan bağışıklık sistemine zarar veren bir virüs olup bu virüsü taşıyan insanlar “HIV pozitif” olarak adlandırılır. HIV, vücut direncini azaltarak insanların kolayca hasta olmasına neden olur. AIDS (Edinilmiş Bağışıklık Yetersizliği Sendromu) ise HIV virüsünün bağışıklık sistemini zayıflatmasından sonra ortaya çıkan hastalık hâlidir.

HIV enfeksiyonu, ilk defa ortaya çıktığı 1980’li yıllardan bu yana tüm dünyada artarak yayılmaya devam etmektedir. HIV enfeksiyonu, korunmasız her türlü cinsel temas, ortak enjektörlerle damar içi madde kullanımı ve enfekte kan ve kan ürünlerinin verilmesiyle ya da anneden bebeğe gebelik döneminde, doğum sırasında veya doğum sonrasında emzirmeyle bulaşabilmektedir. Bulaşma yollarının çeşitliliğine bağlı olarak HIV enfeksiyonu tüm yaş gruplarında görülebilmektedir.

Bulaşıcı hastalıkların ihbarı ve bildirim sistemine göre, HIV/AIDS vakalarının bildirimi zorunlu olmakla birlikte, 1994 yılından itibaren özel sürveyans yürütülmekte olup teşhis konulan hastaların bildirimleri isim belirtilmeden, kod kullanarak yapılmaktadır.

Günümüzde hastalığın tedavisinde önemli gelişmeler kaydedilmiş olup tedavi ile bulaştırıcılık önlenebilmekte ve enfeksiyonun anneden bebeğe geçişi engellenebilmektedir.

Birleşmiş Milletler HIV/AIDS Ortak Programı (UNAIDS) 2019 yılı raporuna göre; dünyada HIV epidemisinin başlangıcından bu yana 74.9 milyon kişi HIV ile enfekte olmuş, 32 milyon kişi ise AIDS ile ilişkili hastalıklar nedeni ile hayatını kaybetmiştir.

2018 yılı içinde tüm dünyada 37.9 milyon HIV ile yaşayan bireyin bulunduğu, 1.7 milyon kişinin HIV ile yeni enfekte olduğu, 770 000 kişinin ise AIDS-ilişkili hastalıklar nedeni ile öldüğü belirtilmektedir. Ayrıca bu raporda Dünya genelinde yaklaşık 8.1 milyon HIV ile yaşayan bireyin ise HIV durumunu bilmediği belirtilmektedir.”

Yani zaman zaman çok fazla şişirilen ve sonrasında balon gibi hemen inen bu virüs tehlikelerinin uluslararası, global dünya hakimleri ve emperyalist güçlerin bir oyunu olduğu iddia edilmektedir.

Dikkatli olalım 1 Aralık Dünya HİV virüsü ile mücadele gününde emperyalist oyunlara uyanık olalım.

YAZARIN DİĞER YAZILARI