?>

RÜZGAR BİLE BU KADAR ÇABUK GEÇMEZ YAŞAMLAR BAŞLAR VE BİTER - 4

RAMAZAN PİLATİN

2 yıl önce

SANAT OKULU 4

O dönemlerde okula gitmek için servis olanaklarımız yoktu. Okulun bulunduğu yere yürüyerek giderdik. Parası olan arkadaşlar ev gidip geri gelmemek için fakirhanede olarak adlandırılan lokanta ve kahvehane karışımı yerde öğle yemeğini yerlerdi.

Bazı arkadaşlar bisiklet sürerek okula gelirlerdi. Okulun arka tarafı bisikletlerle dolardı. Bazı arkadaş motosiklet ile okula gelirlerdi.

Kışı aylarında yol kenarında ilerlerken araçların sıçrattığı çamurlardan korunmak için çaba gösterirdik. Okul bahçesindeki ham toprak çamurlaşır ayakkabılarımıza yükseklik kazandırdı. Ancak! Yaşadığımız sıkıntıdan şikayetçi olmazdık. Bunun nedeni sanırım hepimizin aynı sorunları yaşamasından kaynaklıydı.

Sanat okulu bitmişti.

Üniversite seçme sınavlarından sonra aldıkları puanlar ile dört arkadaşımız mühendislik okumaya hak kazanmıştı.

Turan avcı ve Aydın Vural makine, Halim Sincar elektrik, Ömer Göksu da inşaat mühendisliğini kazanmıştı. Bu durum bütün arkadaşları sevindirmişti. O günden sonra tekrar bir araya gelme imkânımız olmadı. Arkadaşlarımızın birçoğu Batman'da işe girdi Batman'da işe giremeyenler Kurtalan, Ergani, Mardin çimento fabrikalarında çalıştı.

Yıllar sonra kapatılan Mardin as pes boru fabrikasında çalışan arkadaşlarımız oldu. Elektrik kurumu, Mazı dağında fosfat tesisleri, Elbistan termik santrali, Şırnak kömür işletmelerinde iş başı yapanlar oldu.

Bazı arkadaşlarımız Kocaeli, İzmir'de bulunan petrol ve kimya tesislerinde işe başı yaptı. Bugün çoğumuz emekli olduk.

Sakalımız çıkmadan başladığımız eğitim ve öğrenim gördüğümüz günlerden bugüne 49 yıl geçmiş. Bugün çoğumuz torun sahibi olduk. Birçok arkadaşımızı kaybettik.

Emin ÖZDEMİR, Şehmuz KAPICI, Edip YELKEN, Tahir BAŞAK, Metin LOKUMCU, Mehmet BARIŞ, Ayhan IŞIK, Vahap TAVUKÇU Rahmeti rahmana kavuşan arkadaşlarımıza Allah rahmet eylesin.

Üç yıllık sanat okulu döneminde yaşadıklarımı bir uçakta yapılan yolculuğu gibiydi. Pencere kenarındaki koltuktan dışarı bakarken sarsılmadan hareket ederek ediyordu. Oysa uçak çok süratli süratli ilerliyordu ve ben bunu hissetmiyordum. Üç yıllık okul yaşamımı bu yolculuğa benzetiyorum. Hayatta bize bu yanılgıyı yaşattı.

Rüzgâr bile bu kadar çabuk geçmez. Yaşamlar başlar ve noktalanır.

Oturup bir köşede anıları tekrar yaşadığınızda yüzünde bir gülümseme oluşuyorsa; Yaşadıklarımızın anlamlı olduğunu anlarsınız…

YAZARIN DİĞER YAZILARI