?>

SARILALIM, HASTALIKTAN KURTULALIM!...

M. Şah Ayaz

5 gün önce

Birbirini seven ve dost olanlar, aşıklar ve sevgililer ile çiftlerin en çok ihtiyacı olan sarılmak hem psikolojik hem de sosyolojik olarak faydalı bir eylem.

Yarın yani 21 Ocak dünya sarılma günü, bu günün anlam ve önemimi iyi kavramak için sarılmanın insan vücudu üzerindeki etkilerini iyi bilmek lazım.

Sarılmak ile ilgili yaptığım araştırmalarda, birçok bilimsel makalelere ulaştım o makalelerden birini sizlerle paylaşmak isterim. 

“SAĞLIK İÇİN GÜÇLÜ SİLAH: SARILMAK

Heyecanlı, mutlu, üzgün olduğumuzda veya rahatlamaya çalıştığımızda içgüdüsel olarak çevremizde sevdiklerimize sarılırız. Sarılmak bizi sakinleştirir, rahatlatır ve güvende hissettirir ama bunun nasıl olduğuyla ilgili ise çoğumuzun bir fikri yok…

Bilim insanlarına göre, sarılmanın faydaları, birini kollarınıza aldığınızda hissettiğiniz duygusallığın ötesine geçer. Araştırmalar, sevdiklerinize sık sık sarılmanın, beyniniz ve vücudunuz üzerinde olumlu etkileri olabileceğini kanıtlıyor.

Görünen o ki, iyi hissetmek, stresinizi azaltmak, iletişim becerilerinizi geliştirmek, daha mutlu ve sağlıklı olmak istiyorsanız sevdiklerinize daha fazla sarılmanız gerekiyor.

SARILMANIN ARDINDAKİ BÜYÜK SIR: OKSİTOSİN

Sinir sisteminde iletimden sorumlu bir hormon olan oksitosin, beynin hipotalamus bölgesinde üretilir ve doğum, emzirme, empati, cinsel aktivite, güven duygusunun gelişimi gibi birçok sürece dahil olur. Oksitosin bilim dünyasında “aşk/sarılma hormonu” olarak adlandırılır.

İlginç şekilde çiftler, anne ve çocuklar ve hatta köpekler ve sahipleri arasında bile duygusal bağ kurulmasını sağlar.

Oksitosin hormonunun, kişilerin birbiriyle derin ve kalıcı bağlar geliştirmesine yardımcı olduğu bilindiği gibi, aynı zamanda zevk hissi veren ve ruh halinizi iyileştiren doğal endorfin hormonlarının salgılanmasını teşvik ettiği de keşfedilmiştir.

Dolayısıyla oksitosin hormonu, ruh halinizle oldukça içiçedir, eksikliği; sinirlilik, anksiyete, zayıf iletişim, bağlılıktan yoksun cinsellik, uyku bozuklukları, yaşam sevinci eksikliği, orgazma ulaşma zorluğu ve kadınlarda vajinal kuruluk gibi pek çok soruna yol açabilir. Hamilelik sonrasında düşük oksitosin düzeyine sahip kadınların, birkaç yıl içinde eşlerinden ayrılma olasılıkları daha yüksek.

Oksitosinin yüksek olması ise hem doğumdan sonra bebekle anne arasındaki bağı güçlendiriyor hem de stresi azaltarak kişisel ilişkileri iyi yönde etkiliyor.

Sarılmanın oksitosin hormonunun salınması gibi beraberinde getirdiği bir dizi reaksiyon, bakın size nasıl faydalar sağlıyor:

Şaşırtıcı ama sarılmak, bağışıklık sisteminizi güçlendirir. Sarılmayla meydana gelen göğüs kemiği üzerindeki hafif baskı, bizi hastalıklardan koruyan beyaz kan hücrelerinin üretimini düzenleyen ve dengeleyen timüs bezini uyarır.

Timüs bezi bağışıklık sisteminin merkezidir ve timüs bezi ne kadar titreşirse, bağışıklık sistemi o kadar güçlü olur. Beyaz kan hücrelerinin mikroplarla nasıl savaşacaklarını öğrendikleri yer burasıdır.

Öte yandan, timüs bezinin iyi ruh halinden sorumlu endorfin ve serotonin gibi hormonlarla da ilişkili olduğu bilinmektedir. Timüs bezi daha az titreşiyorsa, bu hormonların salınımı da düşer. Sarılarak hem oksitosin hormonunu aktive edersiniz hem de timüs bezlerini çalıştırır, bağışıklığı güçlendirir ve stresi, anksiyeteyi ve depresyonu hayatınızdan uzaklaştırırsınız.

Ayrıca, sarılma ve bağışıklık üzerine yapılan çalışmalarda, yüksek oksitosin seviyelerine sahip kişilerin soğuk algınlığı gibi hastalıklara karşı daha dirençli olduğu veya belirtilerinin daha hafif olduğu görülmüştür.”

Bu köşede sayamadığımız çok yararları olan sarılmanın, sevenler ve yakınlar arasınlar yaygınlaşması önemlidir.

Tüm okurlarımın dünya sarılma gününü kutlarım, sağlıklı yaşam dilerim.

YAZARIN DİĞER YAZILARI