Kuş deyip geçmeyin, biz İnsanoğlu hep önümüze ve yere baktığımız için, bu yüzden yürek yakmaya devam ediyoruz, oysa kuşlar yükseklerde, göklerde faaliyet gösteriyor!
Başımızı yukarı kaldırıp, onların süzülüşünü ve sürüler halinde uçuşunu, hatta belli mevsimlerde göç edişini görürsek, doğanın bu önemli olayını çözmüş oluruz.
İnsanoğlu sürekli Kuş gibi hafif olmayı ve havada süzülmeyi düşünmüş olsa da, Kuşlar gibi saf ve temiz bir şekilde uçmayı başaramamıştır.
Eski tarihlerde İnsanoğlu Kuşların bir türüne ulaşarak, onları haberleşme aracı olarak kullanmış ve onlara posta görevi vermiştir.
Kuşlar doğadaki diğer canlılar gibi İnsanoğlu’nun istifadesi için yaratılmış onların bu konuda ulaşılmaları halinde bu görevi hatasız yapmaya uygun oldukları açıklanmıştır.
Kuşlar Dinler tarihinde de çok önemli yerleri vardır, örneğin Süleyman Peygamberi Hüt Hüt kuşu ve Ebabil kuşları gibi Allah tarafından görevlendirilen Kuşlar.
Kuşların doğanın dengesini sağlama da çok önemli rol aldıklarını biliyoruz, özellikle bitkilerin çiftleşmesi ve toslaşmanın sağlanmasındaki rolleri…
Bu doğa harikası yaratıkları İnsanoğlu süs için ve rahatlamak için alıp kullandığı bazı türleri vardır, örneğin bülbül ve kanarya gibi türler…
Kuşların bazı türlerinin ise mevsimlerin habercisi oldukları, onların göç edişi ve gelişi ile mevsimlerin değiştiğinin haber alındığı biliniyor!
Birde bazı türleri var ki özellikle Ağaç kakanların ve diğer bazı türlerinin ağaçların içindeki kurtçukları yiyerek onlarla beslendikleri, bu hareketleri ile ağaçları çürümekten ve kurumaktan kurtardıkları biliniyor.
Öten kuşların çıkardıkları güzel sesleri ile bazı hastalara şifa kaynağı oldukları, bazılarının ise türlerini tuzağa çektikleri de çok iyi biliniyor!
Peki, bu kadar faydalı ve bu kadar yaralı olan bu yaratıkların, İnsanoğluna bu kadar faydalarına rağmen İnsanoğlu bunların kıymetini biliyor mu?
Maalesef doğayı tahrip etmek ve yok etmekle üstüne olmayan İnsanoğlu bu tür canlıların yok edilmesi için elinden geleni yapıyor.
Öncelikle hırs ve aç gözlülüğü yüzünden, tarımsal kimyevi ilaçlarla bu türlerin yüzde 80 nine yakınını yok etmeyi başarmıştır.
Yine İnsanoğlunun taze ve lezzetli et yeme ve avlanma zevki için, bu kuş türlerinin birçoğunun neslini kurutmuştur.
Alı kafeslerde esir ederek, onların sesinden yararlanmak isteyen İnsanoğlu, kafesteki kuşu bile beslemekten aciz kalmıştır.
Kuşların yok olması ve neslinin tükenmesi demek bizim sağlıklı beslenme ve doğadan yeterince yararlanma imkanımızı kısıtlıyor.
Bu yüzden Kuşların her türünün korunması ve onların neslinin artması için, el birliği ile çalışma başlatmalıyız, toplu ölümler ve öldürülmelerine karşı çıkmalı, onları korumalıyız.
5 Ocak Dünya Kuş gününde bu canlılara daha çok sahip çıkmak için bilinçlendirme ve farkındalık oluşturma için hep birlikte çalışmalıyız.