?>

KRİZ ÜSTÜNE, KRİZ YAŞIYORUZ…

M. Şah Ayaz

3 yıl önce

Ekonomik kriz tam saha pres yaparak, her alanda kendini his ettiriyor. Bunu her kesimin fark etmesi her kesimden insanın bu krizden etkilenmesi anlamına geliyor.

Önce siyasi kriz içine girdik ardından yönetim krizi içine girdik, sonra insani kriz ile krizler toplamı ekonomiyi vurunca en büyük kriz ortaya çıktı.

Bu güne kadar iktidarın korku ikliminde titreyenler, birer birer bu korkuyu üzerinden atınca bakın ne kadar krize battığımızı yeni anladık diyorlar.

Bu güne kadar suskun kalanlar ve korkudan köşelerinde karanlık noktalarda ıslık çalanlar, yavaş, yavaş ortaya çıkmaya başladılar!

Bu ülkede bitmeyen paralel yapılar ve sonu gelmeyen, narko- çete yapılanmaları sonucu, siyasetin teslim olduğu güç odakları maalesef ülkenin içerde ve dışarda itibarını sıfıra indirmiştir.

Bakmayın birkaç kişinin nemalandıkları bazı yerel ve genel yönetimleri destekleyen ve koruyan yazılarına bunların tamamı kemirdikleri kemiklerin iliği çıkana kadardır!

Bu ülke cesur insanlara ve cesaretini gösteren insanlara ihtiyaç duymaktadır. Bakın TOBB başkanı bile görülmemiş bir krizin içinde olduğunu nihayet itiraf ederek, cesaret gösterenler arasına girdi. 

““SIKINTILARIMIZ SÜRÜYOR”

Tabii sıkıntılarımız yok mu? Var. Enflasyon, girdi maliyetlerinin artışı, faizler ve döviz kurlarındaki sıkıntılarımız sürüyor. Pandemi döneminde hiç bilmediğimiz bir denize açıldık. Böyle bir kriz görmedik. 100 yıl önce dünyada var olan bir salgından sonra dünyanın karşılaştığı bu dönem ama en iyi şekilde adapte olabilmek için 365 oda ve borsa başkanım sizlerin bütün dertlerini günlük, anlık aktarıyorlardı. Ben de ilgili bakanlara gece saat ikide hatta üçte bizzat aktarıyordum.”

Hisarcıklıoğlu da bu krizi açıkça dile getirme cesareti gösteriyorsa, saraya rağmen bunu dillendiriyorsa, büyük bir yüreklilik göstermiştir demek ki!

Bu tür sorumluluk taşıyan insanların yıllardır susmalarının ise hesabı mutlaka sorulmalı ve bu saltanat kuran her çağın insanı olarak, makamını üyelerinin batışına rağmen koruyanların, yarında bu temsil ettikleri iş dünyasına yararlı olacaklarına inanmıyorum.

Meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları ilk olarak çıkan siyasi ve yönetim krizi ile birlikte kitlelerinin yanında yer almaları gerekirdi.

Bu gün ise çok geç bu krizlere çare ve çözüm bu günkü irade ve siyasilerle olacağına inanmıyorum, bakın siyasi krizin nereye vardığına son atışmalarla siz takdir edin. 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün sosyal medya hesabından; bürokratlara “Size kanun dışı her ne yaptırılıyorsa, pazartesi itibariyle durun. Bu illegal, paralel sistemlerden elinizi eteğinizi çekin” çağrısı yaptı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise sosyal medya hesabından, “Beceriksizliğini ve yetersizliğini sarhoş narasıyla kapatmaya çalışan Kılıçdaroğlu, ‘Heyyt!’ demiş. Çok korktuk(!) Hesabı yol arkadaşların PKK’nın siyasi taşeronuna mı yoksa FETÖ'ye mi sordurursun. Milletimiz senin ‘NE’ olduğunu, çok iyi biliyor Kılıçdaroğlu...” mesajını paylaştı.

"Ne o Peker'in Sülü'sü mafyaya diklenemeyince bize mi yükselir oldun! Efendine sadık kal otur. Yoksa layık olduğun gibi cevap veririz..."

"Mafyanın şamar oğlanı haline gelen Süleyman Soylu kaybettiği itibarını hakaret ve iftira ile kurtaramaz. Önce mafyadan 10 Bin Dolar alan milletvekilini açıkla. Hesabı millet soracak. Az kadı"

"Tüm suçluların koruyuculuğunu üstlenen Suçişleri Bakanı'na söylüyorum; genel başkanımızla değil suçlularla mücadele et! Suçlulara şefkatli; öğrencilere, işçilere, hak arayanlara gaddar olmayı bırak! O kirli ağzına partimizi de genel başkanımızı da bir daha alma! HADSİZ!!!"

Yazımın başında ifade ettiğim gibi, siyasi krizin başlaması ile kriz her alana yayıldı ve en son cebe, mutfağa…

YAZARIN DİĞER YAZILARI