Biz nasıl boş hale geldik ve getirildik? İçi boşaltılan kurumlar, içi boşaltılan daire ve yönetim kadroları, boş bir saltanat!
Ekonomide boş ürünlere doğru gidiyoruz, geçen gün baklavacı da boş baklava reklamı ile baklavayı 20 TL’den satışa sunması ile birlikte, yeni ürünlerde piyasaya sürüldü!
Geçen akşam ise içi boş Tost reklamına şahit olduk!
Bir büfenin camına asılı olan reklamda boş tost 2 TL olarak satılıyor!
Bu tostun içinde yalnız birer, salça ve yağ bulunuyor, yani peynir, sosis ve salam ile sucuğu olmayan tost üretimi başladı, halkımız bundan böyle sadece doyumluk yiyebilecek, beslenmelik değil!
Bakın bu boşaltma sistemi devletin uzun süreden beri takip ettiği projesi, yalnız bu iktidar bu boşaltmaya gıda ürünlerini de ekledi!
Daha önce içi boş eğitim kurumları oluşturuluyor, okullar ve üniversitelerde eğitim yerine öğretim, onu bitirince öğretimi de ortadan kaldırdılar bunu da içi boş eğitim ve YÖK kurumları tarafından gerçekleştirdiler!
Daha önce yani ta cumhuriyetin kuruluşunun ilk yıllarında ise içi boş, boş bir dindar kesimi ile birlikte, boş diyanet ve boş camilerle dinin içini boşalttılar, bu yüzden din sadece doyumluk oldu, yaşamlık olmaktan çıkarıldı!
Gelelim diğer kurum ve kuruluşlara, örneğin güvenlik kurumları, parası olanın güvenliğini koruyanı, olmayan için ise tam bir güvenlik sorunu haline gelen kurumları…
Adalet kurumları, önce bu kuruma eleman yetiştirecek olan akademik kurumları boşalttılar, daha sonra bu kurumlardan çıkan idareci ve hukukçular tarafından bu kurumu boşaltarak, halkı diğer alternatif hukuk oluşumlarına mecbur ettiler!
Ondan sonra sırası ile Ordunun içini boşaltarak, milli güvenliği tehlikeye atmak ve onu bağımlı hale getirmek, zaten dışa bağımlı olan silah ile dışa bağımlı bir ordu yetiştirerek içini boşatmak!
Eskiden halkın gidip derdini anlattığı ve anlatabildiği bir makam olan, belediyeler ve valilikler, tıpkı diğer kurumlar gibi, liyakatsiz ve atama ile yapılan bu makamlara kişileri atamak sonucu, halk tan çok tayanın emrinde ve çıkarı doğrultusunda çalışan bu iki kurum, uzun süreden beri halkı dinlemedikleri gibi, halkın da umudunu kestiği içi boş iki kurum haline geldi!
Bu gün bu içi boş kurum ve kuruluşları gören, halk maalesef tamamen içi boş insanlar haline dönüşünce, bu ortamı ve bu boşluğu gören basın tamamen içi boş bir basın haline geldi!
Yani bu başıboşluğu yazacak ve dile getirecek bir yayın organı da kalmadı, boş bir devletin boş bir toplum ile dünya da oraya buraya giden başıboş bir sistemi!
Bu boşluklar böyle devam edeceğe benziyor, bundan sonra boş bakışlar, boş kalpler, boş cepler ve boş inançlar ile içi boş döner ve içi boş haşlamaya talim edeceğiz, bu beslenme yöntemi ise boş mide için en iyi gıda olacaktır!
Başıboşlar ülkesinde içi boş ürünlerle beslenme, tıpkı bir ineği sadece saman ile beslemeye benzer, ne süt verir, ne et verir, ama bol bol etrafını kirletir!-