Neden yabancı başlıklar kullandım, dış mihraklar nedir ne yapıyor bunu anlatmak istedim, her zaman iktidar tarafından dost kabul edilmeyen bu kuruluşlar, dünya ekonomi değerlendirmesinde önemli kuruluşlar…
İçerde iç düşmanın tüm iktisadi ve ekonomik verilerini ölçme ve tartma sistemlerini kabul etmeyen, saray rejimi, dışarıda da tüm dünya tarafından geçerliliği olan bu kredi derecelendirme kuruluşlarını hiç tanımıyor!
Yani bilimsel veriler ve değerlendirmeler ışığındaki denetim araçlarının yerli olsun, yabancı olsun hepsini birden ret ediyor, iktidar ekonomi ordusu…
Varsa yoksa özelleştirme ve varsa yoksa tüm ihaleleri beşli müteahhit gruba vererek ülke kalkınmasını sağlamak, saray kulağını iç ve dış dünya ya adeta kapamış, gözlerini yummuş!
Bu hafta başında bu kredi kuruluşları Türkiye’nin kredi notunu BB- den B+ ya düşürerek bizim ülkemizi dünya da itibarı ve kredibilitesi çok düşük bir seviye ye indirdiler!
Bundan sonrası ne olacak? Demenize gerek yok, bu soruyu sormanıza gerek yok, bizim ülkemize ne kredi verirler, ne de yatırım yaparlar dünyanın gelişmiş ve finans zengini ülkeleri…
Daha önce ülkemizi kara para yönünden gri listeye alan bu ülkeler şimdide sermaye nin gelişi ve yatırımın oluşumunda risk derecesi oluşturdular!
Yani hem ekonomik göstergeler, hem sosyal yaşam, hem de hukuk yapısı olarak bizler dünya liginde en alt derecelere indirildik!
Bunun anlamını şöyle değerlendirmek lazım, yarın bizim öğrencilerimiz, dünya da itibarsız ve güvensiz, iş adamlarımız güvensiz, sattığımız mallar ise kalitesiz damgası yiyecektir.
Bizim ülkemiz bundan sonra, dünya gözünde bir yoksullar ve itibarsızlar ülkesi haline geldik! İnsanlarımız, dünya ya açıldıklarında ve seyahat ettiklerinde sınır kapıları ve hava alanlarında, taciz edilircesine aranacak, kaldıkları otellerde gözaltında tutulacak, alışveriş merkezlerinde, saygı duyulmayacak!
Nedeni ise tüm dünya bu kredi derecelendirme kuruluşlarının notlarına itibar ederek, hareket etmektedir!
Kara para aklayan, kayıt dışı ekonomisi, hukuksal bir güvencesi olmayan, güvenlik kolluk gücüne güvenilmeyen, parası değersiz, enflasyonu yüksek, kurumları itibarsız…
Böyle bir ülke insanı ne kadar güvenli olabilir, işte bizim düştüğümüz ligde bulunan ülkeler; Jamaika, Kenya, Şeysel, Uganda, Ermenistan, Mısır, Kamboçya, Tanzanya, Türkmenistan…
Bu ülke vatandaşları bize birkaç yıl önce gelerek, amelelik, çocuk bakıcılığı ve ev temizliği için, çok cüzi ücretlerle çalışan insanların ülkelerin vatandaşlarıydı.
İşte bizi Bayrak, Allah, Cami ve Milli kelimeleri ile yıllarca avutan bu sistem ve bu iktidar, en sonunda bizi kuru ekmeğe ve el kapısına muhtaç etti!