Geçen gün çok sevip saydığım, çok değerli öğretmen arkadaşım ile bu konuyu konuşuyorduk.Dershanelerin kapatılması üzerine etüt merkezi uygulaması devreye sokuldu ve bunun yasal alt yapısını yerine getiren binlerce etüt merkezi kuruldu.
Bu insanlar başta devlete güvenerek ellerini taşın altına koyarak ,çok büyük masraflar harcayarak merkezlerini açtılar.Aradan bir yıl geçmeden şimdi sizi kapatıyoruz demek ne kadar insaflı ve mantıklı bir uygulama olur bilemem…
Konunun önemini ve uğrayacakları mağduriyeti siyasilere anlatmak için kurdukları dernek vasıtası ile ,Etüt Merkezleri Birliği Başkanı Mehmet Maşuk ŞAHİN 81 il temsilcisi ve Türkiye’nin her bölgesinden gelen yüzlerce etüt merkezi kurucusuyla dertlerini AK Parti, MHP ve CHP’li vekillere anlattıklarını ifade ediyordu,arkadaş.
Devamında ,687 sayılı KHK doğrultusunda etüt merkezleri sahipleri; 3 Aylık süre zarfında AK Partiden 150’ye yakın milletvekili, bütün bakanlar ile görüştüklerini, ayrıca CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇTAROĞLU başta olmak üzere muhalefet partilerin grup başkan vekilleri ve milletvekilleri ile de görüşüldüğünü ifade ediyordu. Bütün yetkililere bu kapatılma kararının ekonomik, sosyal ve akademik mağduriyetlerinin en aza indirilmesi bağlamında uygun görülürse bir geçiş sürecine başvurulması, kapatma işleminin bir süreliğine ertelenmesi ya da tüm mevcut etüt merkezlerine ruhsat yenileme zorunluluğu getirilerek yeni bir konseptte etüt eğitim merkezlerinin devam etmelerinin sağlanması hususunda görüşmeler yapıp desteklerini istediklerini,konuyla ilgili MHP Manisa Millet Vekili Erkan Akçay ise konuyu Meclise taşıyarak soru önergesi verdiğini. Etüt Merkezleri Birliği Derneği hazırladığı raporu Ak Parti, CHP ve MHP ‘ye sunarak bu konuda yardım beklendiklerini ,bunun sonucunda inşallah hayırlı bir sonuç çıkacağını umduğunu umutsuz umutsuz bir şekilde dile getiriyordu.
Gerçekten de bu görüşmelerden olumlu bir sonucun çıkacağını bende tahmin etmiyorum.Çünkü şimdiye kadar ki uygulamaklarda mevcut iktidarın kafasına koyduğu ve yapmak istediği çok az konuda geri adım attığını hep görmüşüzdür.
Öncelikle şu soruyu soralım.ETÜT EĞİTİM MERKEZİ NEDİR?
Etüt eğitim merkezi, ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin sosyal, psikolojik,akademik ve sanatsal destek aldıkları temel ihtiyaçlarının da karşılandığı (güvenli bir ortamda barındırma, beslenme, ulaşım vb. ) Milli Eğitim Bakanlığına bağlı gerekli denetimlerden geçmiş ve ruhsatını almış özel öğretim kurumlarıdır.
Etüt eğitim merkezleri 8/4/1985 tarihli ve 2186 sayılı resmi gazete yürürlüğe girdiği günden bu yana 32 yıldır hizmet veren özel öğretim kurumlarıdır.
Ekonomik olarak etüt merkezi, ruhsat başvurusu yapan yatırımcılar dışında hâlihazırda yaklaşık 2060 kurum, 55 bin istihdam, 550 bin öğrenci ve veliyi buluşturan bir hizmet sektörüdür.
Sosyal bağlamda etüt merkezi, her ikisi de çalışan aileler, eğitim düzeyi düşük aileler, parçalanmış aileler ve çocuğuyla iletişim sorunları yaşayan ailelerin can simidi ve güvenli bir eğitim kurumudur.
Öğrenci açısından etüt merkezi, akademik gelişim kadar sanatsal ve sosyal etkinliklere yer vermesiyle kalabalık sınıflardan, sıkıcı okul algısından ve boyunu aşan ödev- projelerden kurtulma alanlarıdır.
Öğretmene göre etüt merkezi, atanamamanın, ekonomik sorunların, başka sektörlerde düşük ücretle çalışma zorunluluğunun ve toplumsal değersizlik algısının çıkış noktasıdır.
Bu merkezlerin kapatılmasından dolayı,OLASI MAĞDURİYETLER NELER OLABİLİR?
1. Çocuklarımız, güvenli, rahat ve profesyonel bir eğitim hizmeti yerine; kaçak, merdiven altı, uzmanlık düzeyi bilinmeyen kişilerce ve milli eğitim denetimi olmayan şartlarda eğitim almak zorunda kalabilecektir.
2. Kapanmak zorunda kalan kurum sahiplerinin SGK, vergi, banka kredi ve diğer borçlarının altında ezilecektir. Çoğunluğu borçlanarak kurum açmış ve mesleği eğitimcilik olan küçük yatırımcılardır.
3. Ekonomik ve diğer yükleri nedeniyle pek çok anne işinden ayrılmak zorunda kalabilir. Özellikle okul çıkış saati (maksimum 16:45 ) ile anne-babanın eve geliş saati(19:00 ) uyuşmadığından veli çocuğunu bırakacak güvenli yer bulamayacak işinden vazgeçmek zorunda kalacaktır.
4. Kapatılma durumunda önemli bir mağdur kitlesinin yaklaşık 40 bin atanamayan öğretmen, 15 bin aşçı, sekreter, yardımcı personel, şoför vb. işsiz kalacaktır.
Uygun Görülürse Başvurulabilecek Öneriler Neler Olabilir?
1. Bu mağduriyetler göz önüne alınarak devletine katkı sağlayan bu kurumların kapatılması ile ilgili KHK’nın yeniden gözden geçirilmesi,
2. Ekonomik, sosyal ve akademik mağduriyetlerinin en aza indirilmesi bağlamında uygun görülürse en az 2 yıl ertelenmesi,
3.Tüm mevcut etüt merkezlerine ruhsat yenileme zorunluluğu getirilerek yeni bir konsepte etüt eğitim merkezlerinin devam etmelerinin sağlanması hususunda, gerekli çalışmanın yapılması daha adil ve mantıklı olur kanısındayım.
Çünkü ,Bu durumdan en çok veli ve öğrenci mağdur olacaktır.Çalışan Anne Baba çocukları ortada kalacağı için, merdiven altı diye tabir ettiğimiz kaçak kurumlara yönelecektir. Devlete vergi vermeyen, öğretmen olup olmadığını bilmediğimiz kaçak kurumlara yönelen öğrencilerin nasıl bir eğitim alacağı belli değildir. Devlete güvenip 500 milyar para harcayarak Ocak ayında ruhsat alıp Şubatta çıkan KHK ile 1 Temmuzda kapatılacak olan kurumlar vardır.
SONUÇ OLARAK; Etüt merkezlerinin varlığını devam ettirmesi veya Özel Okul dönüşümü için süre ve desteğe ihtiyaçları vardır.