?>

ÇAKIL TAŞI KADAR YER KAPLAMAK…

RAMAZAN PİLATİN

3 ay önce

Ülkede bu kadar çocuk cinayetleri yaşanırken ölümlerin çoğu ya yeterince sorgulanamıyor, ya da hukuki kararlar yeterli olmamıştır.

Narin olayında kaybolan sekiz yaşındaki kızın cenazesinin dereye çuval içerisine konarak üzerine ağır bir taş bırakılıp etrafına taşlar konmuştu. İsmi bilinmeyen biri telefonla nokta tespiti yaparak cenazenin bulunduğu yerini jandarmaya bildiriliyor. Jandarma belirtilen alanı defalarca aradığı için ihbarı önemsemiyor.

İhbar etmeyi sürdüren şahsın ısrarı jandarma ekibini anlatılan yere gitmesine neden oluyor.  Yapılan aramada cenazenin orada olduğunu tespit ediyor. Olaydan sonra cenazeyi çuvala koyup derya götürerek gizleyen şahsın itirafına neden oluyor.

İtiraftaki amaç söz konusu ölümün ilk günlerde yaşanmadığını doğruluğunu ispat etmektir. Bu durum birçok görüntülü veya yazılı medyada bir süre yazılıp çizildi. Otopside bulunan Diyarbakır Baro Başkanının otopsi sırasında gördüklerini anlatırken "Narin'i vücudu deforme olmuştu" açıklaması ölümün daha önce yaşandığını doğruluyordu. Ardından savcılık sorgulamalar başladı. Sorgulama başladığı günden bugüne kadar sorgulamalarda tutuklu sayıları artıyor.

Asıl korkunç olan tutukluların sekizinin aynı aileden olmasıdır. Olayın yaşanmasından sonra köy halkının telefonlarını değiştirmeleri köylünün birileri tarafından yönlendiğine işaret ediyor. Umulur ki; bu masım kızımızın ölümündeki sırlar ortaya çıkarılarak, sebep olanların tümünün hak ettikleri cezalara çarptırılırlar.

İnsanlarda her türlü kötülüğü engellemek için frenleme sistemi mevcuttur. Bu manevi inanç ve vicdanın varlığı ile alakalıdır. İnançlarına bağlı olanlar asla insanlara haksızlık ve zulüm yapmazlar. Yasalar ise hak edilen cezanın kişi veya kişilerin makamı, mevkisi veya maddi durumu gözetmeksizin uygulaması ile caydırıcı olabilir. Köy yaşamı daha rahat ve huzurlu olmasına rağmen bölge köyleri hatta şehirlerinde zengin, ağa ve şeyhlerin çokluğu nedeniyle yaşam zorlaştırılır. Bir tek şahıs bile bütün köylüyü dize getirebilecek kadar desteklenir.

Kimler tarafından?

Elbette iktidar yanlısı zengin ve bürokrasinde eli uzun insanların desteğiyle. Bu kesim birbirlerini koruyup kolaylarken iktidardan deste alırlar. Topluluğa güç ve baskı uygulayarak sindirirler. Yanlarında onlar için çalışan akrabalar ve para ile satın alabilecek insanları barındırırlar.

Uymayanlar veya uygulamayı kabul etmeyenleri köyden çıkarmak dahil her türlü baskıyı uygularlar. Köylülerin birlikte hareket etmelerine izin vermezler. Bu onların etki alanlarının korunması için alınan önlemlerdir.

Ölüm her zaman üzüntüyü beraberinde getirir. Sıralı ölümlerde bu üzüntü biraz daha hafif atlatılır. Söz konusu çocuk olunca duyarlı insanların yüreği yanar. Ünlü bir filozof ne demiş bilir misiniz? İnsan sahte parayı üretir. Para insanı sahteleştirir. Bu sözlere katılmamak mümkün mü?

Ensarioğlu bir vekil. Bu konu hakkında yapılan bir açık oturumda modülatörüm sorularına ne cevap veriyor biliyor musun? Olay yerinde bulunanlar bizim dostlarımız bazı şeyleri biliyoruz ancak söyleyemiyoruz.

Sonuç : Öldürenin savunmasız küçük kıza uyguladığı vahşete rağmen hala sensizliğini koruyor. Bu toplum ne zaman bu kadar zalim leşti.

Geçekleri görmemek için üç maymunu oynamaya başladı? Toplumda haksızlığa sesiz kalanların daha fazla suçlu olduklarını belirtiyor başka bir filozof. İflas edebilirsiniz, her şeyinizi kaybede bilirsiniz. Bunların tümünü bir süre sonra tekrar kazanma imkanınız olabilir. Ancak; vicdanınızı ve onurunuzu kaybettiğiniz zaman onurunuzu ve insanlığınızı kazanmanız imkansızdır.

Dünyada bir çakıl taşı kadar yer kaplamayan inancımıza göre melek olarak adlandıran çocuklara saltanat ve otorite hırsı sebebiyle ölümü reva gören zihniyet, milyonlarca kişinin gözleri önünde sekiz yaşında bir sabiyi göstere, göstere katledilmesinde öldürenin suçlu olduğu muhakkak.

Şimdi ne olacak diyerek beklemeyi tercih eden bizler vicdan rahatlığı ile uyuya bilecekler miyiz? Beli ki yine sessizliğe sığınacağız.

Narin, Leyla, Eylül, Müslüm ve İlker. Melek olarak gittiler. Yukarıdan bir yerden her şeye rağmen bize el salıyorlar.

YAZARIN DİĞER YAZILARI