?>

BİR ÖLÜMCÜL DEPREMİN ARDINDAN…

M. Şah Ayaz

2 yıl önce

Bir Deprem daha yaşadık ve geçirdik, her depremde olduğu gibi, felaketin üzerinden iki üç hafta geçtikten sonra her şey unutuluyor, yani ateş düştüğü yeri yakar.

Yakınları enkaz altında can verenler, enkazdan sonra yakınlarını kaybedenler, deprem sonrası, sabah gözünü açıp ta, kimsesiz, yoksul, yetim ve perişan uyanan insanlar, acılar içinde sahipsiz ve kimsesizler…

Bunlar tamamen unutulurken, şimdi herkes kendi dünyalık dertlerine döndü ve deprem bölgesinin açtığı travmadan çıkarak, yine o acımasız ve yine o vurdumduymaz ve yine o insanlık dışı yaşam koşullarına döndü herkes.

Öncelikle siyasiler ve bizi yönetenler, bakın nasılda algı operasyonu ve manipülasyon yaparak işin içinden bir çırpıda çıka bildiler, onlar için ille de koltuk ve ille de vurgun!

 Bir muhalif sesin bile çıkmasına tahammül edemiyorlar, hiçbir yanlışlarının dile getirilmesini kabul etmiyorlar, dile getirene ise hiç tahammülleri yok!

İş adamı ve müteahhitler şimdiden alacakları ihaleler için tüm olumsuzlukları ve tüm iddiaları unutarak, iktidarın yanında yer alıp yalakalıklara başladılar bile.

Sözde dindarlar ve sözde inançlı kesim, her ne kadar inanmasalar bile bu depremin Allah tarafından gönderilen ve İnsanların ders aşması tövbe edip, bir şeyhe yönelmesi için yapıldığına tam inanmış görünüyorlar!

Diğer kesim insanlarımız herkes işinin başına ve herkes biriktirdiğini yemeğe, daha fazla kazanmak için işinin başına döndü.

Kimse yargılamıyor, kimse düşünmüyor, kimse bir çare için bir çare için bir araya gelmiyor, bu bilgi kirliliğine ve tüm manipülasyonlara karşı kimsenin sesi bile çıkmıyor.

Manipülasyon dedim de, devlet olayları, yaşananları manipüle edince hiçbir cezası yok, ama vatandaş doğruyu söyleyip devleti yalanlayınca neden manipülatif suç işlemiş oluyor?

Bunu bir türlü anlayamıyorum, yani devletin yalan atma hakkı var, ama vatandaşın bunu yalanlama hakkı yok!

Bu nasıl bir adalet ve hukuk anlayışı, bu nasıl bir sistem, bu nasıl bir idare şekli? Bakın depremden hemen sonra devlet televizyonları ve devlet sanatçıları bir yardın kampanyası! Başlattılar, bu kampanya her yönü ile tam bir rezalet olmasına rağmen, tam bir Türk sineması senaryosu olmasına rağmen, kimse cesaret edip eleştirmedi, eleştirenler ise maalesef suçlanarak yargı önüne çıkarıldı!

Kimse deprem öncesi ve sonrası devletin alması gereken önlemlerde geç davranmasını eleştiremedi, eleştirenler ise maalesef yargılandı ve haklarında suç duyurusunda bulunuldu.

Hiç kimse yardımların yetersiz ve yardım edilenlerin dışlanarak, engellenmesine ses çıkaramadı, çıkan birkaç cılız sese ise, yargının caydırıcı gücü kullanıldı.

Vatandaşların eşit şekilde Afetzedelere yardım etmesi engellendi, ama kimse bunun önüne geçemedi.

Siyasi bu depremden vazife çıkararak, seçimin ertelenmesi yoluna girerken kamuoyunun gündemini birden değiştirmeyi başardılar.

Çoktan deprem ve depremzedeler bazılarının gündeminden düşmüştür, hiç kimse bu depremin enkazı altında kalmamıştır, hele iktidar hiç kalmadı.

Bu depremi fırsata çeviren, bu acıları kendine bir fırsat yapan siyasiler şu andan itibaren, kazançlarının hesabını yapmaya başladılar!

Her depremin ardından olduğu gibi giden kendi canından oldu, kaybeden malından kaybetti, yönetenler her zamanki gibi karlı çıktı, geçmiş olsun halkımın hak eden yurdum insanına!

YAZARIN DİĞER YAZILARI