Bilim ve teknolojinin önemini kavrayamayan toplumlar, devletler, ülkeler maalesef çağımızda yoksulluk ve yokluk ile karşı karşıya kaldıkları gibi yıkılmaya mahkum dür!
Çağımız toplumlarından ileri ve kalkınmış, müreffeh ve huzurlu toplumlar bilimin ışığında gelişme ve kalkınmalarını sağladıkları için, onlar her zaman sağlam basarlar.
Bilim insanların doğayı, çevreyi, uzayı ve bilinmeyen dünyayı keşfetmesi için, harcadığı beyinsel çaba ve enerjidir
Bu alana yönelmeyen toplumların beyinleri maalesef başkaları tarafından kontrol altına alınmakta ve onları başkaları yönlendirmektedir.
Bu gün geri kalmış olan Ortadoğu ve Asya, Afrika ülkelerindeki yoksulluk, yokluk ve sömürge olmalarının nedeni işte bu bilimsel çalışmalar yerine boş işler ve tembellik aylaklıkla zaman geçirmelerinden kaynaklanmaktadır!
Bilim ve Teknolojide ilerlememiş olan toplumlar, bir birini yemek ve bir birilerinin malına canına göz dikmektedirler.
Bu yüzden bu bilimde geri kalmış ülkelerde açlık, yokluk, sefalet, cinayet, savaş ve terör topluma hakimdir ve bu bela başlarından gitmiyor!
Bilim ve teknolojide ilerleyen ve bu alanlarda, emek harcayan toplumlar ise bu geri kalmış ülkelerin tüm zenginlik kaynaklarını, bu çalışmaları karşılığı almaktadırlar.
Gelişmiş ülkeler, geri kalmış ülkeleri önce savaştırırlar, sonra silah temin ederler, daha sonra bölerler ve yöneterek sömürürler…
İşte bilim ve teknolojinin önemi ve uluslara olan katkısı, bir başka yönüyle ise bu bilim ve teknoloji ile gelişmiş ülkeler, ürettikleri bilimsel ve teknolojik ürünleri ile tüm dünya yı daha rahat bir yaşam için kontrol altına alırken, bu teknolojileri ile kalkınmamış ülkeleri iliklerine kadar sömürürler…
Buldukları bilimsel yöntemleri ile insanları kontrol ederlerken, yaşamlarını kolaylaştıran ulaşım araçları, iletişim araçları, çeşitli yazılım alanları, uzay teknolojisi, diğer yaşamsal konforları sunarak onların rahat yaşamalarının bedeli olarak onları köle olarak çalıştırırlar!
Tesadüfen bu geri kalmış ülke topluluklarından çıkacak olan beyinleri bile kendi hizmetlerinde kullanmak için kendi kontrollerine alırlar bu müreffeh hayat için.
Bizim toplum olarak bilim ve teknolojiye önem vermediğimiz ortada, uyuşuk ve tembel bir toplum olduğumuz gibi, bu yapımızı ise İslam ve inancımıza bağlamaktayız.
Oysa İlahi dinler arasında en fazla İslam dini İnsanları düşünmeye ve tüm semayı doğayı tanıyıp keşfetmeye özellikle teşvik etmektedir!
Akıl sahiplerini düşünmeye ve dünya ile uzay konusunda keşifler yapmaya davet eden Kuran maalesef bu gün her alanda olduğu gibi bu alanda da takip edilmemekte ve onunla hareket edilmemektedir.
Bilim ve Teknoloji haftasında bu kararımızı yeniden gözden geçirelim, gece gündüz ağırlığımızı bilime ve teknolojiye vererek, bu dışa bağımlılıktan kurtulalım.