?>

BİLGİ VE AKLIN YOLU AYNI KAPIYA ÇIKAR 2

RAMAZAN PİLATİN

2 yıl önce

Çalışanların sendikalı olma haklar yasaldır. Ancak örgütlenmelerinin önündeki engellerle sebebiyle zorlaştırılan sendikalı olmak imkânsız hale getirilmiştir.

Ülkede çalışanların yaşadığı sorunlardan biride EYT'lilerin emekli olmalarının önündeki yaşadığı zorluklardır. Seçim arifesinde oy alma gayesiyle milyonlarca çalışanın emekli edilmesi ile ilgili çalışmalar belirli bir aşamaya getirilmişti. Böylesi bir uyulama ile oldukça fazla çalışan emekli olacaktı. Bu durum maliye bakanı Nebati bütçe bu ağır yükü kaldıramaz diyerek yeni bir yöntemle emekli sayısının belirleneceğine işaret etmişti.

Bu durumun engellenmesindeki bir başka neden ise şu anda çalışan her işçinin sigorta pirimi bir emekliye emekliyle denk geliyor.

Emeklilere yenileri katıldığı zaman çalışanların ödediği sigorta primleri yetersiz kalacak, oluşan açık hazineden karşılanacağı gerekçesiydi.

Türkiye'de bulunan Suriyeli göçmenlerin ekonomiye önemli katkıları olduğunu savunan AKP eski Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Aktay, "İşverenler, yatırımcılar, sanayiciler Suriyelilerden çok memnun. Çok önemli bazı yerlerde Suriyelileri çekin, bu ülke ekonomisi çöker" ifadelerini kullandı.

Bu yorum ile işverenlerin Suriyeli, Afgan, Somalili göçmenlerin şirketlerinde çalıştırılmalarının teşvik etmiş olunmuştur. İşverenlerin canına minnet göçmen işçiler düşük ücretle 12 saat çalıştırılarak düşük ücret verilmektedir. Bu durumda ülke vatandaşlarının işsiz sayılarının her geçen gün artması görmezden gelinmektedir.

Ülke vatandaşlarını çalıştıran işverenler göçmen işçilerin çalışmak istediklerinde göçmen işçiler ile aynı şartlarda çalışmasını ön koşul olarak belirtmektedirler. Şarları kabul ettikleri takdirde iş yerinde çalışabilmektedirler.

İşveren kazanırken kimler kaybeder. İşveren çalıştırdığı göçmen işçilerini sigortalı yapmazken vergilerini de devlete vermemektedirler. Bunun bütçeye girecek verginin azalması manasına geldiğini söylemeye gerek var mı? Üretim devam ediyor ancak bütçeye aynı oranda sigorta pirimi ve vergi girmemektedir.

Bir muhabirin maliye bakanına

-Asgari ücretli işçi ve memur emeklilerine verilecek zam oranını ne kadar olacak?

-Asgari ücretliye de memura da emekliye de ne verilse haklarıdır. Dar gelirliye, fakir fukaraya vermek bereket getirir.

Maliye bakanın bu açıklaması ile fakir ve yoksullara yönelik bir olumlu tavır olarak görülebilir. Ancak! Toplumun bu gün düştüğü bu sıkıntılı dönem bu iktidarın ülkeyi yönetmemi sırasında gerçekleşti. Ülkenin enflasyon ile mücadelesini sürdürürken bütün yükün çalışanlara yüklenerek sürdürülmesi yanlıştır.

Yoksullaşan ve aldığı maaşı ile ayın ortasını bile getiremeyen vatandaşların yaşadığı sıkıntılarının sonlandırılması ülkeyi idare eden iktidarın görevidir.

TÜİK'in her ay belirlediği enflasyon oranları hissedilenden düşük belirlemektedir.

Düşük enflasyon göstererek asgari ücretliler, emekliler ve işçi ve memurlara enflasyon altında zamlar verilerek toplumun yoksullaştığını bilmiyormuş gibi konuşması akla ziyandır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI