Son olarak 6 ŞUBAT 2023 tarihinde Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli depremlerde 10 ilde büyük yıkımlara neden olurken on binlerce vatandaşın hayatını kaybetmesine yüz binin üzerinde vatandaşın yaralanması ile sonuçlandı.
Belirtilen sayıların netleşmesi enkazların kaldırılmasından ardından netleşecektir. Yıkım hayatları bitirmekle kalmadı iki yüz binin üzerinde yapının yıkılmasına veya oturulamaz hale gelmesine neden oldu.
21 yıllık iktidar yaşanan depremdeki eksiklikleri 1999 yılından önce inşa edilen yapılara bağlaması yaşanan afetin sorumluluğunun üstlenmemesi manasına gelmekteydi. Depremde eski yapılar yıkılmışsa neden o tarihte yürürlüğe giren deprem vergi yasası ile toplanan paralar neden binaların yenilenmesi veya güçlendirilmesi için kullanılmadı? Yıkılan bütün binalar o tarihte yapıldı demekle yaşanan ağır depremin mağduriyeti hafifletilemez. Kaldı ki deprem esnasında inşa edilen yapıların çoğunun yeni inşa edilmiş yapılar olduğu istatistiklerle anlaşılmıştır. 21 yıllık iktidar döneminde 8 defa imar barışı uygulaması yapılmıştı.
6 Şubat depremi yaşanmadan önce BBP meclise yeni bir imar barışı teklifi verdiği idea ediliyor. Yaşanan bu afetin uygulanan birçok yanlış sonunda yaşandığı net olarak anlaşılıyor. Vatandaş binasını belirtilen kurallar dışında inşa ettikten sonra. Nasıl olsa imar barışı olur ben de binamı yasal bina haline getiririm düşüncesini uygulamış.
Sonuç on binlerce ölüm, yüz binin üzerinde yaralı yıkım ile milyarlarca dolarlım maddi kayıp. Bunların tümü yasalar ve kurallar uygulansaydı yaşanır mıydı? Bunu asla öğrenemeyeceğiz.
İzmir’in bayraklı semtinde yaşanan depreminin birçok mağduru oldu. Binaların az hasarlı, yüksek hasarlı tespiti yapıldıktan sonra kentsel dönüşüm yöntemiyle binaların tekrar inşa edilmek üzere belediye tarafından yıkım kararı çıkarıldı.
Yıkım kararı ve diğer işlemlerin tamamlanması sebebiyle uzun sürdü. Mağdurların yıkılan ev, işyerlerinin tekrar inşa edilmesi için ödemesi gereken miktar oldukça fazlaydı.
Bu nedenle belediyeden emsal kararı çıkarılması için başvurularda bulunuldu. İzmir belediyesi yıkılan binalar için parsel bazında %20 ada bazında ada bazında %30 imar artışı kararı verildi. Bu karardan sonra bina yöneticileri müteahhitler ile anlaşmak suretiyle bina sakinlerinin paylarına düşen parasal miktarların tespitine çalışıldı.
Yıkım sonrasında müteahhitlerin imar ruhsatı almaları da uzun süre devam etti. Mağdurlar inşaatın başlamasını beklerken İzmir mimarlar ve mühendis odası başkanlığı mahkemeye başvurmak suretiyle yürütmeyi durdurma kararı aldırttı.
Bu karar uygulandığı takdirde mağdurların binalarının tekrar inşa edilmesi için ödeyecekleri miktar yüksek olacağı için evlerine veya iş yerlerine kavuşamayacakları anlaşılıyor. İzmir depremzedeler derneği başkanlığı mimarlar odasının şerh koyduğu bütün şartlara harfiyen uyma sözü verdiği halde mimarlar odası kararından geri adım atmamıştır.
Biz acıları yarıştırmıyoruz. Depremlerde her birey kendi çapında zarar görür. Bizimki daha çok diyerek ayrım yapma niyetimiz yoktur. Kahramanmaraş depreminde yaşanan yıkım sonrasında ev, işyeri sahiplerine devlet yardımı olarak inşaat maliyetinin %60 oranında destek verileceğini %40 orandaki ödemenin mülk sahipleri tarafından yapılacağı açıklaması yapıldı.
Biz de depremzedeyiz iki yıldır binalarımızın tekrar inşası için bekliyoruz. İmar artışı verilmediği takdirde Kahramanmaraş depremlerinde mağdurlara sağlanan olanakların İzmir depremzedelerine uygulanması talep etmektedirler. Bilinmelidir ki sorunlar yaşanır.
Ancak!
Çareler tükenmez…