?>

2023 SEÇİMLERİNE NASIL GİDİYORUZ?

M. Şah Ayaz

2 yıl önce

Tamamen seçim gündemine kitlendik, ekonomi, yaşam, iş dünyası, eğitim, sosyal ilişkiler, aile sohbetleri, mahalle dedikoduları ve kahve sohbetleri, tamamen seçime odaklandı.

Kimse cebindeki paranın ve alım gücünün hesabını yapmıyor, yavaş olsa da yükselen döviz kuru ve altın fiyatları ile kimse paniklemiyor!

Çocukların bayram kıyafetleri, Kadınların bakım ürünleri, evdeki eksiklikler bir araya gelmeyen aile bütçesi, depremden sağa sola savrulan aileler ve enkaz altında kalan cenazeler…

Hatta daha dün gibi olan sel felaketleri ve devam etmekte olan, şiddetli yağışların olası tahribatları ve vereceği zararlar…

Seçim olacak ama kimsenin umurunda olmayan, aday adayları, partilerin seçim propagandaları, bunların yapacağı olumlu ve olumsuz etkileri…

Kim nerede ve nasıl aday olacak, kurulacak ittifakların yapacağı etkiler ve seçim sonuçlarını değiştirme ihtimali ne altılı masa ne cumhur ittifakı bileşenleri…

Tek bir şey gündemde, bir saltanatın nasıl ve ne şekilde sona ereceği, sonrası yapılacaklar ve olanları vereceği etkiler ve buna karşı gösterilecek tepkiler…

Tek bir hedef var bu halkın karşısında bu hedefe kitlenmiş durumda tüm Türkiye, AKP’li sinden tutun, en küçük partiye kadar hepsinin hedefinde, rejimi kurtarmak için, bu tek adam rejiminin değiştirilmesi.

Tüm dünya bu seçime ve sonuçlarına kitlenmişken, dünya ülkelerinin gözü bu halkın seçimde göstereceği tepki ve sonucunda, rejimin kurtarılıp, kurtarılamayacağı…

Çok itibarı ve güvenirliliği kalmayan iktidar, tersine esen rüzgara karşı durmaya çalışıyor, ekonomide bir türlü tutturulamayan hesaplar, her alanda atılan geri adımlar.

Düşen piyasa endeksleri ve yükselen döviz ile altın fiyatları her an patlamak üzere olan bir ekonomi, bu patlamanın oluşturacağı enkazı vatandaş şimdiden görmektedir.

Okulundan atılan öğrenciler sokağa atılan üniversiteliler, çocuklarının yarınından güvencede olmayan veliler, başıboş bir gençlik!

İşte dış politika, tamamen günlük hesaplar ve kişisel çıkarlara feda edilen dış politika ile tutarsız kararlar, Rusya ile yapılan iş birliği Avrupa ülkelerinin tehdidi ile kapanan ticari faaliyetler.

NATO ya alınacak iki Avrupa ülkesine karşı kükreyen bir iktidar, kapalı bir uyarı ile hemen yelkenleri suya indiren bir dış politika ile daha dün Finlandiya ya evet diyen, bugün ise İsveç için yakılan yeşil ışıklar!

Bu gelişmeleri Türkiye de tüm insanlar çok yakından izliyor ve iktidarın oy hanesine eksi olarak işleniyor.

Çanakkale zaferleri kutlama programlarında bile gösterilen tepkiler Cami cemaatlerine kadar yansımış durumda.

Her ne kadar sokak röportajları engellense dahi bu mikrofonlara haykıran halk ve gösterdiği tepkiler, sosyal medya mecrasında tüm hızıyla devam ediyor.

Piyasalar durmuş alışveriş yapılmıyor, ücret alan emekçi halinden ve aldığı ücretten şikayetçi, işveren ise büyük yük teşkil eden, ücret ve primlerden şikayetçi.

Evlenemeyen gençler, ev kuramayan aileler, depremden evini işini kaybeden depremzedeler, selzedeler ve kısacası iktidar zedeler, tamamen seçime kitlenmiş ve iki ay daha dişini sıkmak için ve bu iktidarın bir an önce gitmesi için endişeli bir bekleyiş içinde.

YAZARIN DİĞER YAZILARI