“Tarih defalarca şahittir ki her savaş eninde sonun da ‘iyi veya kötü’ bir barışla sonlanmıştır” diyen Seven, “Ancak o barış gelene kadar çok canlar gitmiş çok yürekler yanmıştır. Elbette ki barış öyle dilimizle söylediğimiz gibi kolay gelmiyor. Çözüm süreciyle başlayan bu barış ortamını geçtiğimiz son üç yıl içinde nispeten yakaladık ve bırakmayacağız. Bu bağlamda geçtiğimiz gün Dağlıca’da ve hemen akabinde Iğdır’da ki yürekleri burkan ve onlarca ailenin ocağına ateş düşüren ve bir toplumun barışa yönelik umutlarını zafiyete uğratan saldırıları şiddetle kınıyor ve bu saldırıların bir an önce bitmesini ve silahların susmasını istiyoruz. Aynı zamanda gerek Konya’da gerek Ankara’da ve gerekse ülkemizin değişik birçok ilinde tamamen akıldan, vicdandan ve dahi İslam’ı anlamaktan yoksun cahil ve azgın kitlelerin oralara çalışmak için gitmiş olan işçilere veya oraya yerleşenlere veya otobüslerle seyahat eden Kürt vatandaşlarımıza yönelik saldırılarını da büyük bir esefle kınıyoruz. Kendilerini güya vatansever zanneden bu kitleler başka şeyleri tetikleyebileceğinden, belki de vatana en büyük ihanet içerisindedirler. Geçmişte AK parti, MHP, HDP, HÜDA-PAR vb. siyasi partilere yönelik saldırıları kabul etmediğimiz gibi bugün de HDP binalarına yönelik saldırıları ve tekrarını da asla kabul etmiyor bunu yapanları şiddetle kınıyoruz. Legal her siyasi parti gibi HDP’nin de hem seveni hem sevmeyeninin olması gayet doğaldır. Ancak hiçbir legal partinin illegal muameleye tabi tutulmasını, saldırılara uğramasını kabul etmiyor ve bu tür olayların demokrasimizde ciddi yaralar açtığını deklere ediyoruz. Bölgemiz illerinin birçok ilçesinde güvenlik gerekçeleriyle uygulanan sokağa çıkma yasaklarının, özellikle diyaliz hastaları vb. gibi mağduriyetini yaşayan vatandaşlarımızın da durumları düşünülerek en kısa zamanda kaldırılarak hayatın normale dönmesi gerektiğine yürekten inanıyoruz. Özetle Halk Savaş İstemiyor, Halk Korku İstemiyor, Halk Baskı İstemiyor. Halk Barış İstiyor Barış. Ne mutlu yaşatana, ne mutlu barışana” dedi.