Dokuyucu, “İkiyüz bine yakın çalışanın bulunduğu çağrı merkezlerinde işçilerin çalışma koşulları ve kazanılmış hakları günden güne eriyor. Pandemi süreci ile başlayan evden çalışma ile işçilerin çalışma biçimi değişirken, sömürü düzeni değişmedi. İşyerlerinde pandemiye dair havalandırma imkanları, mesafeye uyumlu çalışma ortamı, hijyen malzemeleri gibi basit önlemleri almayan işverenler, işçileri kendi sağlıklarını korumak gerekçesi ile evden çalışmaya yöneltti. Ancak pandeminin başından beri çağrı merkezlerinde çalışan emekçilerin, bu yeni çalışma biçimine dair hiçbir isteği patronlar tarafından karşılanmıyor. Aksine normal işyerinde var olan hakları ellerinden alınıyor. Evden çalışmanın rahatlığını öne süren patronlar işçileri daha fazla çalıştırmanın yollarını buluyorlar.
Son aylarda başta Batman, Isparta, Şanlıurfa, Van, Diyarbakır ve İzmir başta olmak üzere çeşitli illerdeki farklı çağrı merkezlerinde çalışan çok sayıda işçi ile yaptığımız görüşmelerde, işçi arkadaşlarımı başta çalışma saatlerdeki düzensizlik ve esneklik yanında, zorunlu mesai adı altında çalışma saatlerinin günde 9-10 saati aşması, aynı zamanda çalışanlar arasında çağrı sayılarındaki düzensizliklere dikkati çekiyorlar. Oluşturulan ekipler arasında çağrı alma sayısı ve off diye ifade edilen mola sürelerinin azaltılması ile işçiler en doğal ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma geliyorlar.
Biz de sendika yönetim kurulu olarak ilgili işverene işçi arkadaşlarımızın sorunlarını karşı çözüm önerilerimizi iki hafta önce yazılı olarak ilgili işverene ilettik. Ama ilgili işverenden bugüne değin bir cevap alamadık. İşvereni sorunların çözümü için sendikamızla görüşerek, kısa sürede adım atmaya çağırıyoruz, aksi durumda sendikamız bu sorunların çözümü noktasında hukuki ve meşru temelde mücadelesine devam edecek” dedi.